PARAYI NEREYE SAVURACAĞINI BİLEMEYENLERİN DİYARI: KATAR
“Her şeyin bir afeti vardır. Ümmetimin en büyük afeti, dünyaya, paraya gönül vermektir. İyi yolda harcayan hariç, mal toplayanın çoğunda hayır yoktur” (Deylemi)
“Hiçbir kul, kıyamet gününde, ömrünü nerede tükettiğinden, ilmiyle ne gibi işler yaptığından, malını nereden kazanıp nerede harcadığından, vücudunu nerede yıprattığından ve bildiklerini yaşayıp yaşamadığından sorguya çekilmedikçe, bulunduğu yerden kıpırdayamaz” (Tirmizi, Kıyamet, 1)
• Dünyanın en zengin Arap devletlerinin başında gelen Katar, Arap Yarımadası’nın doğusunda bulunan Basra Körfezi ülkesidir. Emirlik sistemiyle yönetilen ülkenin nüfusu 2,5 milyon civarında ve başkenti Doha’dır. Petrol kaynaklarının keşfinden önce çorak bir arazi dışında hiçbir şeye sahip olmayan bu ülke, petrol kaynaklarıyla büyük bir değişim yaşamıştır. Kişi başına düşen milli gelir baz alındığında Katar, şu anda dünyanın en zengin üçüncü ülkesi1 konumundadır.
• Yüzölçümü İzmir kadar ve bir yarımadadan ibaret olan Katar’ın bu kadar zengin olmasının en önemli nedeni dünyanın en büyük üçüncü doğal gaz rezervlerine sahip olmasıdır. Ülke, 25,7 trilyon metreküple dünyada kanıtlanmış doğalgaz rezervlerinin yaklaşık yüzde 15’ini elinde bulunduruyor.
• Nüfusunun çoğunluğunu Asyalı göçmenlerin oluşturduğu bu lüks ülkede, hizmet sektöründe çalışanların çoğunluğunu da yine aynı göçmenler oluşturmaktadır. Asyalı göçmenler oldukça düşük ücretlerle çalışmaktadırlar ve buna rağmen işçi olarak çalışmak isteyen sayısı zamanla artmaktadır.
Katar vatandaşları vergiden, elektrik, su, gaz gibi ücretlerden tamamen muaftırlar ancak yabancı uyruklu kişiler bu konuda herhangi bir ayrıcalığa sahip değildirler.
• Kişi başına düşen milli gelirin 100 bin doları aştığı Katar Emirliği, sadece dünyanın en zengin ülkelerinden biri değil aynı zamanda en şişman ülkeleri arasında. Yetişkin nüfusun yarısı ve çocuk nüfusun üçte biri obez olan ülkede, ayrıca nüfusun yüzde 17’si diyabet hastası. Katar halkı zaten aşırı zengin oldukları için pek çalışmıyorlar ve yemek yemeyi çok seviyorlar. Bir Katarlı, Atlantic Dergisine, “Her şey bizim için hallediliyor zaten. Katar’da biz sadece oturur, sigara içer ve abur cubur yeriz” şeklinde konuşmuştu.
• En lüks araçlara sahip olan Katarlılar, toplu taşıma araçlarını neredeyse hiç kullanmıyorlar. Hemen hemen hepsinin lüks evlerinde hizmetçileri var. Sanki sadece süs olsun diye yapılan gökdelenler ve alışveriş merkezleri ise insanoğlunun ihtiraslarının çöl, kum tanımadığını gözler önüne seriyor.
• Katar’ın bir önceki Kralı olan Hamad Bin Halife Al Sani’nin (şuan ki Kral’ın babası) mal varlığı ise okuyanları dehşete düşürmeye yetecek şekilde. İngiltere’de birçok ticari yatırımda bulunan, dünyanın en zengin adamlarından biri olan Al Sani’nin Londra’daki mal varlığı, İngiltere Kraliyet ailesinin mal varlığını geçmiş durumda…
• Ayrıca Arap moda ikonu sayılan ve eşi olan Mozah bint Nasserin istediği bir kıyafet olduğunda dükkânı değil markayı satın alacak kadar da bonkör olan Hamad Bin Halife, mal varlığının fazlalığına rağmen toplam maliyeti 313 milyon dolar tutan gayrimenkulleri ve 8,5 milyon euro değerindeki 6 Yunan adasını ve yazamadığımız nicelerini satın alıp varlığına varlık katmaya devam etmiştir.
• Zaten birbirinden lüks saraylara sahip bu şahıs ve benzerlerinin mala-mülke karşı bu düşkünlükleri karşısında hayret etmemek ve kızgın olmamak elde değil…
Olmazsa olmaz bir ihtiyaçtan(!) ötürü satın almak zorunda(!) kaldığı 6 Yunan adasını alırken kendi ihtiyaçlarını(!) değil de biraz da ümmetin ihtiyaçlarını düşünebilseydi, kaç Müslüman evladının yüzünün gülebileceğini bu kez biz değil siz değerli okuyucularımız hesaplayın ve biz o korkunç rakamları yazma acısından kurtulalım…
• Katar Emiri’ni eleştirmek ise anayasada suç olarak kabul edilmekte, en son 2012 yılında Arap Baharı’ndan esinlenerek Katar Emiri’ni eleştiren Şair Muhammed al-Ajami, ömür boyu hapse mahkûm edilmişti.
• 2022 FIFA Dünya Kupası’na ev sahipliği yapmaya hazırlanan Katar, ülkede devam eden büyük stat ve altyapı projelerine haftada 500 milyon dolar harcadığını açıkladı. Yaz aylarında Katar’da futbol oynamanın imkânsız olduğuna dair gelen eleştirilere ise Emir Tamim Bin Hamad Al Sani; “Merak etmeyin, gökyüzünü bile serinleteceğiz” cevabını vererek zenginliklerini dile getirdi.
Sefahatin zirvesinde, en lüks mekanlarda, en yüksek binalarda, göz kamaştıran ortamlarda dünyada cenneti yaşamaya çalışan Müslümanlar! Ahiretten hiçbir nasip istemiyorlar anlaşılan.
Sanki dünyada hiç zulüm yokmuşçasına davrananlar… Sanki evler yıkılmıyor, bedenler parçalanmıyor, zalimler hüküm sürmüyormuş gibi umarsızca yaşayanlar… O gün “Komşusu açken kendisi tok yatan bizden değildir” buyuran Rasulün yüzüne nasıl bakacaklar!
Allah’ı ve Müslümanları unutanlar kıyamet günü hangi köşede unutulacaklar…
Kaynak
________________________________________
1. Haziran 2017 yılında 4 Arap ülkesinin, terörü desteklediği iddiasıyla ambargo uyguladığı Katar, bu süreçte bazı ekonomik zararlar yaşamıştır. Normal süreçte dünyanın en zengin ülkesi olma konumunda iken ambargo sonrası bu durum değişmiştir.
