Hedef

ALLAH RASULÜ SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM’İN ZİYARETLERİ

Paylaş:

Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem oluşturduğu İslam toplumunda müslümanların birbirini ziyaret ederek kardeşliğin oluşmasını sağlamaya çalışmıştır. Zira birbirlerini ziyaret etmeyenler, kardeşlerinin hallerinden  haberdar olamazlar. Haberdar olmayınca dert ve sıkıntılarını bilmedikleri için birbirleri ile yardımlaşamazlar. Bu sebeple birçok hadiste ziyaretleşme övülmüştür.                                                                                                                                    

Ebu Hureyre Radıyallahu Anh’ın naklettiği bir hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz şöyle buyurmaktadır: “Adamın biri, bir başka köydeki (din) kardeşini ziyaret etmek için yola çıktı. Allah-u Teâlâ, adamı gözetlemek için onun yolu üzerinde bir meleği görevlendirdi. Adam meleğin yanına gelince, melek: ‘Nereye gidiyorsun?’ diye sordu. Adam: “Şu (ileriki) köyde bir din kardeşim var, onu ziyarete gidiyorum” cevabını verdi. Melek: ‘O adamdan elde etmek istediğin bir menfaatin mi var?’ diye sorunca, adam: ‘Yok hayır, ben onu sırf Allah rızası için severim, onun için ziyaretine gidiyorum’ dedi. Bunun üzerine melek: ‘Sen onu nasıl seviyorsan, Allah da seni öylece seviyor. Ben, bu müjdeyi vermek için Allah Teâlâ’nın sana gönderdiği elçisiyim’ dedi.”1

Yine Rasulullah başka bir hadisinde;  “Allah için bir hastayı veya bir Müslüman’ı ziyaret eden kişinin cennetteki yerini hazırladığını” haber vermiştir.2

Rasulullah bizzat ashabını ziyaret ederek her konuda olduğu gibi bu konuda da örnek olmuştur.

Ashab-ı Kiram’dan, Kays bin Sa’d’ın anlattığına göre; Rasulullah bir gün kendilerini ziyaret etmiş, evlerinde bir müddet bulunmuş ve kendileri için dua etmiştir. Abdullah bin Kays devamında der ki: “Rasulullah ensarı tek tek veya topluca ziyaret ederdi. Tek tek ziyaret ettiği zaman evlerine giderdi. Topluca ziyaret etmek istediği zaman ise mescide gelirdi.”3

  Rasulullah kendisinin ziyaret edilmesinden de memnun olur, bazen misafirlerine bizzat kendisi hizmet etmek isterdi.

 Habeşistan Kralı Necaşi Rasulullah’a bir heyet göndermişti. Heyeti görünce ayağa kalkan Allah Rasulü, her birine ayrı ayrı yer gösterip oturtmuş, sonra da ayakta hizmete başlamıştı. Peygamberimizin bizzat ortalıkta dolaşarak hizmet ettiğini gören sahabiler mahcup olmuş ve: “Ya Rasulallah, müsade edin biz hizmet edelim” demişlerdir. Fakat Kâinatın Efendisi: “Hayır! Bunlar, benim Habeşistan’a hicret eden ashabıma ikram ettiler. Ben de bizzat onlara hizmet ve ikram etmek istiyorum” cevabını vermiştir.4

Efendimiz hastaları ziyaret ederdi.

 Hastayı ziyaret eden Müslüman, mümin kardeşinin derdi ile dertlenmiş ve onun acısını paylaşmış olur. Acılar, dertler ve sıkıntılar paylaşıldıkça azalır. Peygamberimiz bu konuda müminleri şöyle nitelemiştir: “Birbirlerini sevmede, birbirlerine merhamet ve şefkat etmede müminlerin bir vücut gibi olduklarını görürsün. Vücudun herhangi bir organı rahatsız olursa, diğer azalar da ona uykusuzluk ve ateş ile iştirak ederler.”5

Hz. Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem torunu Ümame hastalandığı zaman, ziyaretine gitmiş ve mübarek gözlerinden yaşlar akmıştı. Ağlamasını yadırgayan bir sahabîye de, “Bu bir rahmettir ki, Allah onu kullarından dilediğinin kalbine koyar. Allah ancak kullarından merhametli olan kimselere merhamet eder” diye cevap vermiştir.6

Ensar’dan Ümmü A’lâ, Rasulullah’ın hasta iken kendisini ziyaret ettiğini ve: “Ey Ümmü’l-A’lâ, sana müjdeler olsun, çünkü nasıl ki ateş, altın ve gümüşün pasını giderirse, bir Müslümanın hastalığı da onun günahlarını giderir” buyurduğunu söylemiştir.7

Rasulüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, bir hastayı ziyarete gittiği zaman, “Bismillah” diyerek, elini hastanın ağrıyan yerine koyar ve “Geçmiş olsun” derdi. Hz. Selman Radıyallahu Anh der ki: “Peygamberimiz, ben hasta iken ziyaretime gelmişti. Çıkarken şöyle buyurdu: “Selman! Allah şifalar versin. Günahını affetsin. Ölünceye kadar bedenine sıhhat, dinine kuvvet versin.”8

Peygamberimizin Müslümanların yanısıra gayr-ı müslim hastaları da ziyaret ederdi.

Rasulullah kendisine hizmet eden bir Yahudi çocuğunu ziyaret etmiş, ondan Müslüman olmasını istemiş, bunun üzerine çocuk Müslüman olmuştur. Yine Peygamberimiz, münafıkların reisi Abdullah b. Übey b. Selûl’ü de hastalandığı zaman ziyarete gitmiştir.9

Peygamberimiz kendisi hastaları ziyaret ettiği gibi sahabîlere de hasta ziyaretini tavsiye etmiştir.

Rasûlüllah, Müslümanlara yedi şeyi yapmalarını emretmiş, yedi şeyden de kaçınmalarını istemiştir. Yapılmasını istediği şeyler şunlardır: “Cenazenin arkasından gitmek, hastaları ziyaret etmek, dâvete icâbet etmek, mazluma yardım etmek, verilen sözü, yapılan yemini yerine getirmek, verilen selamı almak, aksırana dua etmek.”10

Ashabın Ziyareti

Ashab her konuda Rasulullah’ı örnek aldığı gibi bu konuda da örnek almış ve birbirlerini ziyaret etmeyi ihmal etmemiştir.

Sahabe-i kiram da bu anlamda çok güzel örnekler sergilemişlerdir. Örneğin; Hz. Selman, Medâin’den Şam’a kadar sırf Ebû’d-Derdâ’yı ziyaret etmek için gitmiştir. Abdullah b. Mes’ud ise, Kûfe’den Medine’ye sırf kendisini ziyaret etmek üzere gelen arkadaşlarına memnuniyetini şu sözlerle dile getirmiştir:  “Siz böyle devam ettiğiniz müddetçe huzur içinde yaşarsınız.”11

Sağlam kardeşliklerin oluşabilmesi ve bu şekilde özlenen İslam toplumuna ulaşabilmek için Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem ve ashabı gibi ziyaretleşmeliyiz. Aksi takdirde bir vücudun azaları gibi olamayız.

1) Müslim

2)  Tirmizî, Birr 64

3)  Y. Kandehlevî, Hadislerle Müslümanlık, III, 103, 1115.)

4)  Buhari, Edep- 65

5) Buhari, Edep- 27

6) Buhari

7) Ebu Davud

8) Y. Kandehlevî, Hayatu’s Sahabe, III, 1038

9) Buharî, Cenaiz, 80

10) Buhari, Cenaiz, 2

11) Taberani, Tergip 4 /144