Mekke'nin Fethi

“Ey şehir, senden çıkarılmasaydım vallahi seni terk etmezdim’’ diyerek Mekke’yi terketmek zorunda kalan Allah Rasulü, tarih 630’u gösterdiğinde Allah’ın ihsan ve yardımı ile büyük bir ordu ile Mekke’ye girdi. Öyle bir intizam ve ihtişamla girildi ki Mekke’ye, orduyu gören Ebu Süfyan hayretler içerisinde kalarak hayranlığını gizleyemedi…Ve yeniden küfre ilan edildi hakkın üstünlüğü.

Mekke’nin fethi; sabır ve tevekkülle  Allah’a gönülden bağlılığın neticesi ve tevhidin hakimiyetinin ilanıdır. Hikmetlerle ve ibretlerle dolu olan bu fetih, elbette netice itibari ile birçok mühim noktayı gözler önüne serer. 

Değerli okurlarımız, “Mekke’nin Fethi”ni kapak konusu edindiğimiz dergimizde fetihle alâkâlı bir çok yazı okuyabilir ve bu şekilde fetih ruhunu hissedebilirsiniz. Mekke’nin fethi anlaşılmadan, fethin gerçekleşmesi için gereken şartlar meydana getirilemez. Kapak yazarımız fethin amacını her boyutu ile anlatarak ‘Mekke’nin Fethini Anlamak’ yazısı ile siz okurlarımıza hitap etmektedir. Ayrıca Şehit Seyyid Kutub’un ‘Allah Rasulü’nün Zaferi’ni anlattığı makalesi, sizlere ayrı bir bakış açısı kazandıracaktır. Bunun yanısıra dergimizde ‘Fetihler Ne Zaman Gerçekleşir’, ‘İslam’da Taarruz Savaşı Yok Mu?’ makalelerimiz yer almaktadır. 

Mekke’nin fethini yâd ettiğimiz bu sayımızda, fethin mesajını idrak etmeyi ve fetih ruhuna sahip bir nesil olabilmeyi hepimiz adına Rabbimizden niyaz ediyorum. Allah’a emanet olun…