Ayetler
“Yoksa geceleyin secde ederek ve kıyamda durarak ibadet eden, ahiretten çekinen ve Rabbinin rahmetini dileyen kimse (o inkârcı gibi) midir? (Rasulüm) De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Doğrusu ancak akıl sahipleri bunları hakkıyla düşünür.” (Zümer Suresi -9)
“İşte böylece biz onu (Kur’an’ı) Arapça bir hüküm olarak indirdik. Andolsun sana gelen bu ilimden sonra, onların heva (istek ve tutku)larına uyacak olursan, senin için Allah’tan ne bir yardımcı bir dost, ne bir koruyucu vardır.” (Ra’d Suresi -37)
“Kendilerine Tevrat yükletilip de sonra onu (içindeki derin anlamları, hikmet ve hükümleriyle gereği gibi) yüklenmemiş olanların durumu, koskoca kitap yükü taşıyan eşeğin durumu gibidir. Allah’ın ayetlerini yalanlayan kavmin durumu ne kötüdür. Allah, zalim bir kavmi hidayete erdirmez. “ (Cuma Suresi -5)
“Fakat içlerinden ilimde derinleşmiş olanlar ve müminler, sana indirilene ve senden önce indirilene iman edenler, namazı kılanlar, zekâtı verenler; Allah’a ve ahiret gününe inananlar var ya; işte onlara pek yakında büyük mükâfat vereceğiz.” (Nisa Suresi -162)
Hadisler
“Allah, hakkında hayır murat ettiği kimseyi dinde (din ilimlerinde) ince anlayış sahibi (fakih) kılar.” (Buhari-Müslim)
“Dünya ve onun içinde olan şeyler değersizdir. Sadece Allah’ı zikretmek ve O’na yaklaştıran şeylerle, ilim öğreten âlim ve öğrenmek isteyen talebe bundan müstesnadır.” (Tirmizi)
“Kim bir ilim öğrenmek için yola sülûk ederse Allah onu cennete giden yollardan birine dahil etmiş demektir. Melekler, ilim tâlibinden memnun olarak kanatlarını (üzerlerine) koyarlar. Semavât ve yerde olanlar ve hatta denizdeki balıklar âlim için istiğfar ederler. Âlimin âbid üzerindeki üstünlüğü dolunaylı gecede kamerin diğer yıldızlara üstünlüğü gibidir. Âlimler peygamberlerin vârisleridir. Peygamberler ne dinar ne dirhem miras bırakırlar, ama ilim miras bırakırlar. Kim de ilim elde ederse, bol bir nasip elde etmiştir.” (Ebu Davud)
“İlim talebi için yola çıkan kimse dönünceye kadar Allah yolundadır.” (Tirmizi)