İslam alemine hizmet etmiş, kanıyla ümmet ağacını sulamış olan Seyyid Kutub’un “Cihan Sulhu ve İslam” adlı eserini sizlerle buluşturuyoruz.
Kitap, ilk sayfalarında “Bu eserin muhatapları sadece Müslümanlar değil, barışa susamış tüm insanlardır” diyerek başlamış ve barışın neyle geleceği, nelerin cihan barışına engel olduğuna dair açıklamalarda bulunarak devam etmiştir.
Merhum, eserin giriş kısmında “İnanç ve Hayat” başlığıyla devam ediyor: İnsanın aciz ve noksan sıfatlarının yanında, kâinatın seyrini değiştirebileceğini ve bunu ancak inanç gücü ile yapabileceğini anlatmış. Devamında Müslümanların ellerindeki inanç gücünü attığını ve yenilgiye talip olduklarını ele alarak akidemizin atılası hiçbir tarafının olmadığını; sağlam temeller üzerine bina edilmiş, bütün şüphelerden uzak, insana hedef tayin eden ve şahsiyetli bir hayat yaşamasını sağladığından bahsetmiştir.
Kitabımızın 1. bölümüne geldiğimizde bizi “İslam’da Barışın Varlık ve Mahiyeti” başlığı karşılıyor. Bu bölümde adı geçen prensip kainattaki birlik kanunudur. Yazarımız insanlar, hayvanlar, arz ve sema arasında bozulmayan, bir anlık dahi sekteye uğramayan bu birliğin tek bir mutlak irade ile meydana geldiğini ele aldıktan sonra “İslam’ın Ortaya Koyduğu Barış Prensibi” başlığına geçiyor. Bu giriş paragrafının devamında yazarımız İslam’ın savaşı gerektiren sebeplerin birçoğunu daha ilk baştan nasıl kendinden uzaklaştırdığını ele alıyor. Biz özetlemek maksadıyla maddeler halinde sıralamakla yetineceğiz:
1. Irkçılığı reddederek tüm dünyada savaşlara sebep olan bu illeti kendinden uzaklaştırmıştır.
2. Dini taassubu,
3. Sömürü gayesiyle yapılan savaşları,
4. Şöhret ve maddi çıkara dayanan kralların savaşlarını da reddederek kendinden uzaklaştırmıştır.
İslam’ın, savaşı gerektiren sebeplerin birçoğunu daha ilk baştan nasıl kendinden uzaklaştırdığını anlattıktan sonra İslam’da fetihlerin amaçları ve Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in gönderiliş gayesini ele alarak bu bölümü noktalıyor.
Kitabımızın 2. bölümünde barışın tesisindeki kademelere “Vicdanda Huzur ve Barış” başlığı altında giriş yapmış oluyoruz. Yazarımız, vicdanda yani fertte barışı sağladıktan sonra 3. bölümde “Yuvanın Selameti” başlığı altında toplumun en küçük birimi olan aileyi ele alıyor. 4. bölüme geldiğimizde “Toplumda Barış” başlığı altında sevgi ve merhamet, bireysel ve toplumsal ahlak, yardımlaşma ve dayanışma şuuru, hukuki adaletlerin teminatları, devlet nizamı gibi toplumun barışını ve dolayısıyla devleti ilgilendiren meselelerle karşılaşıyoruz.
5. bölümde yazarımız “Dünya Barışı” ve 6. bölümde “Sorumluluğumuz” başlığı altında Allah yolunda cihad, kurtuluş yolu ve İslam kelimesini ele alarak şu cümlelerle kitabını bitiriyor: “Müslümanların kurtuluşları için söyleyecek en son söz İslam’dır. Değil Müslümanlar, tüm insanlık eninde sonunda kurtuluşları için ‘İslam’ kelimesini söyleyeceklerdir biiznillah!”1
Merhum Seyyid Kutub’un bu mühim eserini veciz başlıklarla özetleyerek istifadenize sunuyoruz.
Umuyoruz bu özet siz değerli okurlarımızın “Cihan Sulhu ve İslam” eserini okuması için bir teşvik ve vesile olur. Davet bizden, icabet sizden ve nasip Allah’tandır!