10 Furkan Gönüllüsü, Diyanet İşleri Başkanlığının izni doğrultusunda açık alanlarda sosyal mesafe ve maske kuralına uyarak Teravih namazı kılmak istedikleri için emniyet güçlerinin ağır müdahalesine uğradı. Yüzleri kan içinde bırakılarak gözaltına alınan Furkan Gönüllülerinden bazılarının vücutlarında kırıklar ve morluklar oluştu. Bu da yetmezmiş gibi kişi başına 1.750 lira idari para cezası kesildi.
Arkadaşlarının darp edildiğini gören/duyan Furkan Gönüllüleri onlar için endişelenerek gözaltına alındıkları karakol bölgesine geldi. Ancak haksız yere darp edilen ailelerinden ve sevdiklerinden haber almak isteyen yakınları da sosyal mesafe bahane edilerek gözaltına alındı.
Bunun üzerine başta Alparslan Kuytul Hocaefendi olmak üzere zulmü duyan Furkan Gönüllüleri bir araya gelerek tüm tahrik ve hakaretlere rağmen, provoke olmadan sabaha kadar yakınlarının ve arkadaşlarının bırakılması için bekledi.
Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin de içinde bulunduğu kalabalığa sürekli baskı yapıldı. Furkan Gönüllüleri; ‘Yakınlarına ve arkadaşlarına yapılan haksız ve orantısız müdahale nedeniyle burada olduklarını, yakınlarının serbest bırakıldığı anda zaten evlerine döneceklerini’ ifade ettiler.
Sadece namaz kıldıkları için fiziksel saldırıya maruz kalan Furkan Gönüllüleri, sosyal medya üzerinden de duruma tepki göstererek “Biz Allah’tan başka kimsesi olmayanlarız, tek suçumuz teravih namazı kılmak” şeklinde paylaşımlarda bulundular. Kısa süre içinde ülke gündemine oturan Furkan Gönüllülerinin yaşadıkları bu mağduriyet, vicdan sahibi kimselerin dikkatini çekti.
Alparslan Kuytul Hocaefendi, bu acımasızca müdahale üzerine şunları söyledi: “Namaz kılanlara engel olamayacaksınız! Mesafeyi koruyarak açık alanda namaz kılmak isteyenlere müdahale etmeye ne hakkınız var! Zerre kadar imanı olan bu zulme karşı gelir!” diyerek sözlerine devam eden Alparslan Kuytul Hocaefendi, ‘Kimse konuşmayacak, cami yasak, cuma namazı yasak, teravih yasak, itikaf yasak, bayram yasak! Yasaklar ülkesi olduk! Türkiye’yi Doğu Türkistan yapmak isteyen Maocu zihniyet, Türkiye’yi Doğu Türkistan yapmayacaksınız!’
Gözaltına alınanların serbest bırakılmasını bekleyen Furkan Gönüllüleri, sahurlarını simitle yapmak zorunda kaldı. Sahurun ardından abluka altına alınan Furkan Gönüllüleri, sosyal mesafeyi gözeterek sabah namazını eda ettiler. 11 kişinin teravih namazı kılmasına acımasızca müdahale eden emniyet güçlerinin sabah namazını kılan Furkan Gönüllülerine herhangi bir müdahalede bulunmamaları virüsün bahane edildiğini bir kez daha göstermiş oldu.
Polis ekipleri tarafından abluka altına alınan Furkan Gönüllüleri, provoke olmadan haklarını savunmaya devam etti. Saatler süren bekleyişe rağmen en ufak bir taşkınlık yapmayan Furkan Gönüllüleri hakkında sosyal medyada çıkan ‘Adana’da namaz provokasyonu’ haberlerinin ne denli asılsız olduğu ortaya çıkmış oldu. Furkan Gönüllüleri bir kez daha provoke olmadan hakkını aramanın ne demek olduğunu tüm Türkiye’ye gösterdi.