Kuvvetimin zaafa uğradığını,
Çaresiz kaldığımı, halk nazarında hor görüldüğümü,
Ancak sana arz eder, sana şikâyet ederim!
Ey merhametlilerin en merhametlisi!
Herkesin zayıf görüp de dalına bindiği çaresizlerin Rabbi sensin.
İlahi!
Huysuz, yüzsüz bir düşman eline beni düşürmeyecek, hatta hayatımın dizginlerini eline verdiğin akrabadan bir dosta bile beni bırakmayacak kadar bana merhametlisin…
İlahi!
Eğer bana karşı azaplı değilsen, çektiğim mihnetlere, belalara hiç aldırmam.
Fakat senin esirgeyiciliğin bunları göstermeyecek kadar geniştir.
Sana sığınırım. Senin cemalinin nuruna sığınırım.
Bütün karanlıkları parlatan, dünya ve ahiret işlerinin ıslahının
Yalnız O’na bağlı bulunduğu Nur’a sığınırım.
İlahi!
Sen razı olasıya dek affını diliyorum.
Bütün kuvvet, kudret ancak senindir.
Ben senin kulunum, kulunun oğluyum, perçemim senin elindedir.
Hakkımdaki hükmün geçerlidir.
Kendini isimlendirdiğin, kitabında indirdiğin
veya nezdinde mevcut gayb hazinesinden seçtiğin,
Sana ait her bir isim adına senden istiyorum.
Kur’an’ı kalbimin baharı, göğsümün nuru, sıkıntı ve
gamlarımın atılma vesilesi kılmanı dilerim.
Ey Rabbim!
Rızanı dilerim. Sana iltica ederim. Bütün kuvvet, her kudret ancak sendendir. *
*Peygamber Efendimizin sıkıntılı anlarında yaptığı mübarek dualarından derlemedir.