Hatıra

Bu Dava Çok Zormuş!

Paylaş:

“Bu yolun zor bir yol olduğunu biz Kur’an’dan da biliyoruz Sünnet’ten de biliyoruz. Biz bu yola girerken her şeyi göze alarak girdik. Nasıl ki Peygamberimize Varaka bin Nevfel; Sen Rasulullah olarak seçildin, eğer senin bu milletin seni buradan kovarsa, kovduğu günler geldiğinde hayatta olursam, sana yardımcı olurum, demişti, Allah Azze ve Celle Peygamberimize o zamandan haber vermişti. Böyle olacak Ey Rasulüm, ilerde kendi vatanından kovulacaksın! Böyle günler göreceksin. Allah Azze ve Celle Peygamberimize daha davanın başındayken haber etmişti. Bana da söyledi:

“1982 senesinde 17 yaşında bir çocuğum, bir gencim.

Allah Azze ve Celle rüyamda bana göstermişti; ‘Önümde çok dik bir merdiven vardı. Çok dik ve gökyüzüne doğru giden bir merdiven. Sağında, solunda korkulukları olmayan bir merdiven… Öyle dik ki göğe doğru gidiyor, nereye gittiği belirsiz. Ve o merdivene tırmanmaya başladım. Merdivenin sağında solunda hiçbir şey yok, insan her an düşülebilir ve sanki merdivenin basamaklarına zeytinyağı dökmüşler gibi, çok kaygan. Bu şekilde yükseldim, yükseldim, yükseldim. Sonra tanıdığım benden 10 yaş kadar büyük olan birisi vardı. Saçı sakalı yoktu aslında. Sakalı yoktu, saçı da çok azdı. Ve rüyada onun saçını sakalını bembeyaz olarak gördüm. Ağlamaya başladım; ‘Bu dava ne kadar zormuş!’ dedim. Bu dava ne kadar zormuş… bu dava ne kadar zormuş… bu dava ne kadar zormuş... diyor ve ağlıyordum, o şekilde uyandım.”

Uyandığımda kendimi, yatağımda oturmuş gerçekten de ağlıyor olarak buldum. O zaman anladım; hakikaten bu dava çok zor. Hakikaten ileride daha zor günler gelecek, bunlar bir şey değil. Daha zor günler bekliyor Müslümanları. Ben bunu bilerek bu yola girdim. Size de bunları sürekli söylüyorum. Ben sizi tozpembe bir hayata davet etmedim, ben sizi dikenli bir yola davet ettim. Siz de bunu bilerek girdiniz bu yola. Bu yolda ölmek bizim için şereftir. Değersiz başlarımız bu şekilde değer kazansın. Allah Azze ve Celle yardımcımızdır. Ve bütün kardeşlerimiz, bütün sevenlerimiz, kendilerini bu şekilde tanımlayanlar hepsi zor günlere hazır olsunlar, cesur olsunlar, Allah’a tevekkül etsinler ve Allah’a teslimiyet göstersinler. “Hasbunallah ve ni’mel vekil. Ni’mel-mevla  ve ni’men nasır. İnne lillahi ve inne ileyhi raciün.”

Alparslan Kuytul Hocaefendi bu rüyayı görüyor çünkü o; İslam ümmetinin sancısını, acısını o zamanda yüreğinde hissediyor. İşte bu sancı ve bu sorumluluk bilinci onu yıllardır hareketin önde giden ismi, lideri yapmıştır. Alparslan Kuytul Hocaefendi, o gün bu gündür bütün ömrünü Allah yoluna adamıştır ve adanmanın günümüzdeki en güzel örneklerinden birini teşkil etmektedir.

Sevgili gençler; bizler de ümmetin bugünkü içler acısı haline bakıp bunun sancısıyla harekete geçmeliyiz. Yolumuz zordur ama şereflidir. Bizler de bu çileli yola talip olmalıyız. Bizim rüyalarımıza, tozpembe hayaller değil mazlum ümmetin kurtuluşu girmeli. Ancak böyle olursa ümmetimizin kurtulacağı Asr-ı Saadet’e yeniden ulaşabiliriz.

 

*Muhterem Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin Furkan İlim ve Hizmet Derneği’nin Ankara Sincan şubesinin kapandığı zaman yapmış olduğu konuşmasından alınan bir kesit.