Muhterem Alparslan Kuytul Hocaefendi’den Güncel Yorum 23 Eylül 2016
Cumhurbaşkanı’nın böyle demesi gayet normal, çünkü hakikaten at izi ile it izi birbirine karıştı. Saçma sapan operasyonlar yapılmaktadır. Cumhurbaşkanı şimdi kimi suçluyor merak ediyorum. Devleti idare edenler, ihbar hattı kuranlar kendileri; “Herkes arkadaşını, akrabasını bile ihbar etsin.” diyenler kendileri. Özel hatlar kurarak toplumu muhbir yaptılar. Hâkimleri toplayıp; “Mahkemeyi uzatmayın, bir an evvel sonuçlandırıp bitirin bu işleri…” diyen de kendileri. Bunun manası “ çok araştırmayın, hemen karar verip hapse gönderin” demektir. Bunun önünü açan sizsiniz, kimi kime şikâyet ediyorlar?
Adam darbeci değil, onların okullarında görev yapmış normal bir vatandaş, öğretmen… Orada iş bulup çalışmış. Memlekette zaten işsizlik var. O okullarda çalışan 28.000 öğretmenin lisansını iptal ettiniz. Bu adam üniversite bitirmiş ama siz üniversite bitirmemiş kabul ediyorsunuz. Bu nasıl bir adalet? Siz devlet olarak bunu yapıyorsunuz. Bunlar sizin izninizle kanunlara göre açılmış resmi okullar, dershaneler değil miydi? Zamanında birçoğunun kurdelasını sizler kesmediniz mi? Her şeyiniz beraber değil miydi? Şimdi bunlar unutuluyor ve sanki bu okullar kanunsuz okullarmış gibi davranılıyor. Alt düzeydeki bu insanlar yanlışları nereden bilecek? Siz üst düzeyde görüşmeler yapıyordunuz. Her gün Fethullah Gülen’in kendisi ile görüşüyordunuz. Siz bile 12 sene boyunca göremediniz.
70.000’den fazla gözaltı, 32.000’den fazla tutuklama, 100.000’den fazla işten çıkartılma var ve bu her gün artıyor. Toplamını söylemiyorlar. Şu rakamların toplamını açıklayın!
Bir ay evvel, 5000 memur görevden atılmıştı. 80.000 kadarının da işlemleri devam ediyordu. O 80.000 kişiden 50.000’ini nasıl yaptılarsa kısa sürede halledip, görevden attılar. 50.000 kişinin incelemesini ne zaman yapıp hemen karar verdiniz? Ondan sonra, ‘At izi it izine karıştı’ diyorlar. Bunu başlatan sizsiniz. Bir talimatla 1577 dekanı görevden almadınız mı? 12.801 emniyet mensubunun işine son vermediniz mi? Bunların 2523’ü emniyet amiri ve müdürü. 3500’e yakın hakim ve savcıyı görevden uzaklaştırmadınız mı? Adliye, emniyet ve orduda namaz kılan insan neredeyse bırakılmadı. 1229 vakıf ve dernek kapatıldı. Ayrıca birçok rektör, vali, vali yardımcısı, kaymakam… Toplamda 120.000 civarında memurun işlemleri devam ediyor... İşten atılanlar 70.000’den fazla... Bu rakamlar her gün artarak devam ediyor.
At izi it izine karışmış... Karıştı evet ama karıştıran da sizsiniz. Bilemiyorum Cumhurbaşkanı bu sözü neden söyledi? Acaba kendisinin bazı akrabalarına, tanıdığı bazı kimselere de mi sıra geldi? Ya da şu anda hükümet üzerinde epeyce etkili olan o sosyalist derin devlet operasyonları daha da yaymaya mı çalışıyor? Hükümete de mi vurmaya başlayacaklar? Her halde bunu görünce böyle konuşmalar başladı. Başka ne olacaktı ki? Ellerine fırsat verdiniz. Böylece alnı secdeye gideni görevden almaya çalışıyorlar. Eğer Cumhurbaşkanı, at izinin it izine karıştığını, suçsuz insanların da içeri alındığını ve yaşla kurunun beraber yandığını görüyorsa artık bu işe bir çözüm bulmalı.
Darbeden 5-6 gün sonra basın açıklaması yapmıştık. Ben orada “yaşla kuru beraber yakılmamalı” demiştim. Böyle olursa bunun sonucunda toplumsal bir travma meydana gelir ve toplumsal barış biter. Herkesten şüphe eden bir devlet, toplumsal barışı sağlayamaz. Şu an itibariyle, bu işten etkilenen kişi sayısı 200.000 civarında. Bu insanların akrabaları, çoluk çocuğu var. Bu insanların her birinin 50 tane akrabası ve kendisini seven arkadaşı olsa, yaklaşık 10 milyon insan eder. Böyle yaparak 10 milyon insanı rahatsız ediyorsunuz. Yapılan bu operasyonlardan aşırı solcular memnun.
Bunlar konuşulur, konuşulacak… Şu anda güçlüler. Bütün televizyonlar ellerinde, ellerinde olmayanlar da susturulmuş vaziyette, kimse konuşamıyor. 5-10 sene sonra bu güçlerini kaybettiklerinde göreceksiniz; bu dönem lanetle anılacak.
O insanların hepsi mi suçsuz? Hayır. Adam darbe girişiminde bulunmuşsa, tabii ki suç işlemiştir. O suçlulara ceza verilmelidir. Ben bir şeyden haberi olmayan öğretmenden, işçi ve memurlardan, iş adamlarından... bahsediyorum. Bunların darbe ile ne alakası var? Bunlara; “Sen de onlarla beraberdin” diyorlar. Tamam, beraberlerdi ama onların hangi kısmıyla beraberlerdi?
Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın şu noktayı görmesi lazım; bu camia iki kanattan oluşuyordu. Camianın halka açık kanadı; cemaat çalışması, ders, sohbet vs. hayırlı işler yapıyordu. Gizli kanat, örgütsel kısım ise yanlış işler yapıyordu. Eğer yakalayacaksanız örgütsel olanı yakalamalısınız. Eğer, suçlularsa seçilmiş bir hükümete silahla saldırıyı gerçekten onlar yaptıysa, cezayı hak etmişlerdir. Bu durumda kimse de onlara acımaz. Ama açık çalışan, cemaat çalışması yapan, ders yapan insanları neden korkutuyorsunuz? Bu yapılanlar kâfirlerin işine geliyor, onların ekmeğine yağ sürüyorsunuz. Ellerini vicdanlarına koyup merhamet etmeli ve bu yapılanları görmeliler. Çünkü merhamet etmeyene, Allah da merhamet etmez.
Öyle bir hava esiyor ki, bundan sonra kimse kimseye neredeyse kurban derisi bile vermeyecek. Bu kadar yapmayın. Yoksa at izi de, it izi de karışır, çünkü bu hale getirdiniz. Bir korku imparatorluğu meydana getirdiniz. İnsanlar, bir cemaate koyun bağışlayacak olsa “Acaba benim adım da listeye girer mi?” diye kırk defa düşünüyor. İnsanlar bir konferansa sponsor olmaya korkuyor. “Hükümet bana maliyecileri gönderir, ceza yazdırır.” diye düşünüyorlar. Bunları kim yapıyor? At izi it izi hepsi birbirine karışmış. Hepsini yapan ne Cumhurbaşkanı ne de Başbakan. Ama öyle bir ortam meydana geldi ki dinsizlere fırsat verildi. Şimdi istedikleri gibi at oynatıyorlar.
Eğer, at iziyle it izinin birbirine karıştığının farkına varmışlarsa o zaman atla iti ayırsınlar. Örgütsel faaliyet yapanlarla yapmayanları ayırsınlar. Tabanda cemaatsel faaliyet, yukarılarda örgütsel faaliyet vardı. İkisini ayırsınlar. Yukarıdakilerle ilgili bile dikkat etmek lazım. Orada bile aşırı sol derin devletin bir tuzağı olabilir. Onlardan bazılarını işin içine almış ve böylece bütün Müslümanlara zarar vermek için bu planı yapmış olabilirler. Belki de üst düzeydekilerin bile birçoğunun haberi yoktur.
AKP’liler darbe ile ilgili araştırma komisyonu kurulması teklifini kabul etmediler. Bir darbe girişimi olmuş, 241 kişi ölmüş. Yüz binlerce insan görevden alınıyor, 40.000’e yakın insan hapse dolduruluyor. Bu kadar büyük bir olay var ve araştırma komisyonu kurulmuyor, meclis araştırması yapılmıyor, garip değil mi bu? Tabi at izi ile it izi birbirine karışır, çünkü araştırma yapmıyorsunuz. Kanaatimce bu olayların arkasında, o gafilleri tahrik eden, aşırı sol derin devlet var. Müslümanlara tırpan vurabilmeleri böyle bir olayla mümkündü, onu yaptılar.
Sonuç olarak at izinin, it izinden ayrılması araştırmayla mümkün olur. Hâkimlere, ‘Acele edin’ demeyle değil. Adalet aceleye gelmez.