Alparslan Kuytul, Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 3 gün süren yargılama sonucu verdiği TAHLİYE kararı sonrasında Savcının 5. Ağır Cezaya verdiği itiraz dilekçesinin kabulü ile tahliyesi üzerinden 24 saat geçmeden tekrar tutuklandı. Bu olayda apaçık görünen; DİKTATÖRLÜĞÜN ve TALİMATLA YÜRÜYEN YARGININ İSPATI niteliğindeki şu bilgileri TARİHE YAZIYORUM!
Toplam 120 sayfa iddianame, 45 klasörden oluşan bir davanın 3 gün süren savunması yapıldı. Avukatlar dinlendi. Mahkeme SEGBİS sistemi ile yapıldı ve savunmalar kayıt altına alınarak bilirkişiye gönderilecek ve bilirkişi savunma dökümünü dosyaya ekleyecekti. Ama saatler sonra karar değişti. Dolayısıyla 5. ağır Ceza, henüz bilirkişi raporunun gelmesinin mümkün olamayacağı bir sürede yani duruşmadaki bu savunmaları görmeden bir karar vermiş oldu. O HALDE;
1.BU DOSYA 24 SAAT BİLE GEÇMEDEN HANGİ ARA 5. AĞIR CEZAYA SEVK EDİLDİ?
2.5. AĞIR CEZA SAVUNMALARIN EKLENMEDİĞİ DOSYADA NEYE GÖRE KARAR VERDİ?
3.120 SAYFALIK İDDİANAME VE 45 KLASÖRÜ HANGİ ZAMAN DİLİMİNDE İNCELEDİ?
4.4. AĞIR CEZANIN AYLARCA ELİNDE BULUNDURDUĞU VE 3 GÜN ZAMAN AYIRARAK DİNLEDİĞİ DAVAYA BU ŞEKİLDE SAYGISIZLIK VE MÜDAHALE HAKKINI NEREDEN BULDU?
5.HÂKİM, SANIK VE AVUKATLARIN SAVUNMALARINI DİNLEMEDİYSE KİMİ DİNLEYEREK TAHLİYE KARARINI BOZDU?
BU DİKTATÖRLÜK DEĞİLSE NEDİR?
25 Ocak! Alparslan Hoca’nın tahliye almasının üzerine Adana’ya, evine döndüğü o gün!
O gün öyle olaylar yaşandı ki, sanki memlekette oluşan diktatörlük atmosferinin ispatını yapmaya çalışırcasına bir baskılama zinciri ortaya çıktı… Olayımızın bir ‘susturma operasyonu’ olduğunun delili olacak ve susturma yöntemlerinin sonuna kadar kullanıldığı o gün, nihayetinde akıllara siren sesleri ile kazındı. Susturma operasyonunda o kadar alenileşildi ve o kadar ileri gidildi ki Alparslan Hoca’nın konuşması esnasında TOMA’ların sirenleri açıldı...
Hâlbuki yapılmak istenen sadece bir ‘hoş bulduk’ konuşmasıydı… İşte o gün yaşananlar;
1.Alparslan Kuytul, 24 Ocak akşamı saat 22.00 civarında 1 yıldır kaldığı Bolu F Tipi Cezaevinden tahliyesinin ardından yola çıkmış ve 25 Ocak Cuma günü sabah 8 sularında Adana Gişelerinde durdurulup, kendisini bekleyen sevenlerinin yanına gitmesine izin verilmemiş, Emniyet mensupları tarafından 2 saat bekletilmiştir.
2.Emniyet mensupları ile yapılan müzakereler sonrasında Alparslan Kuytul’un bir sonraki tesiste bekleyen yüzlerce seveniyle kısa bir şekilde konuşmasına müsaade edildiği söylenmiş ancak Alparslan Hoca’nın bu kısa selamlama konuşması esnasında Emniyet anonsları ile konuşması bölünmüş ve duyulması engellenmiştir.
3.Alparslan Hoca’nın ortamı germeme adına konuşmasını kısa tutup tesisten ayrılmasının ardından sevenlerinin önü TOMA ve Çevik Kuvvet tarafından kesilmiş ve bir buçuk saat tesiste tutularak hürriyet tahdidi yapılmıştır.
4.Alparslan Hoca evine gelmeye çalıştığı esnada sevenleri onunla olamasın diye bizzat Emniyet mensupları tarafından Adana trafiği alt üst edilerek yollar kapatılmış, araçlar durdurulmuş ve sıkı tedbirler alınmak suretiyle Alparslan Kuytul’un içinde bulunduğu araç dışında hiçbir araç ikamet ettiği mahallesine girdirilmemiştir.
5.Cuma gününün sabah saatlerinden itibaren evinin etrafı Çevik Kuvvet Otobüsleri, akrepler ve TOMA’lar ile çevrilmiş, çevik kuvvetin barikatları ile apartmana giriş çıkışlar kontrol altına alınmıştır.
6.Buna rağmen yürüyerek evinin önüne gelen küçük grubu polis dağıtmak istemiş ve evine girip kendisini bekleyenlere kısa bir hoş bulduk konuşması yapmasına bile izin verilmemiştir.
7.Yine de kendisini bekleyenlere selam vermek için evinin balkonundan hitap etmek istediğinde ise polis araçlarının siren sesleri açılmak suretiyle sesinin duyulması engellenmiştir.
8.Cuma namazını Adana Merkez Camii’nde kılan Alparslan Hoca sevenleriyle Adana Merkez Park’ta selamlaşmak istemiş ve şehir dışından gelen misafirleri ile yemek yemek üzereyken ikramlık yemeğe Emniyet mensupları tarafından el konulmuştur.
9.Daha sonra Alparslan Hoca evine doğru yürürken yanında bulunan sevenleri polis tarafından darp edilmiş, biber gazına maruz kalmıştır.
10.Tahliye olduğu günün akşamında çıkan yeniden tutuklama kararı üzerine Alparslan Hoca, evine geçmiş olsuna gelen misafirlerinin arasından polisler tarafından alınmış ve misafirleri yaka-paça dışarı atılmıştır.
11.Eve muhtar ve komşu gibi şahit tutmadan gelen polis arama esnasında da eşyaları yerlere atarak usulsüz bir arama gerçekleştirmiş evi darmadağın etmiştir.
12.Alparslan Hoca’nın durumunu sormak için Adana Emniyetinin önüne giden Avukatına Emniyet mensupları bilgi vermediği gibi hakaret etmiş ve fiziki temasta bulunmuştur.
