Denemeler

Kardeşime Serzeniş

Paylaş:

Kolların boşluğa sarıldığı yerdi odak noktamız.

Biz, seninle ukbaya uzanan gözlerimizin siyahında vuslata erdik

İlahi bir fermanla kardeş oldu adımız

Sonra soyuttan somuta geçen manalarda uzayan yolumuzun neresinde olduğumuzu bilmeden, kirlenmiş benliklerden arta kalan hisleri çekerek yürüdük. Ve üstelik bilmeden önümüzde kaç kirli duvarın olduğunu.

Arzumuz yürek yükü değil sevda yükünü taşımaktı oysa… Ama biz bu uğurda çaresi güç hastalıkların müptelası kalplerin yükünü taşımayı öğrendik beraber.

Gözlerimiz karaydı.

Tecrübesizliğimizin verdiği usançla, imtihan kadehinden sabrı yudumlamayı dahi göze aldık.

Sonra muhacir olduk ensar oldu adımız.

Bazen yüreklerimizi Yusuf yapıp kuyuya attılar, bazen arkamızdan yırttılar umut gömleğimizi.

Ama yine de İbrahim misali vazgeçtik sevdiklerimizden gözümüzü kırpmadan… Musa olup sihirli yüreklere can getirmeye devam ettik.

Ardı sıra bizi içten içe kasıp kavuran düşmanlarımızla, günümüzü gün ederek…

Ve şimdi biz;

Gecenin bitmek tükenmek bilmeyen seyrinde, en safi özlemlerle tutunmalıyız fecirlere.

Bir an ayırmadan gözlerimizi ufuktan, açmalıyız kalplerimizi en Fettah olana,

En var olana en yok halimizle açılmalıyız.

Tüm yokuşlara inat, bir damla umudumuzu yitirmeden ve sebat dileyerek koşmalıyız meydanlara.

Zindan kadar tutsak ve yarınsız yüreklere bir ışık huzmesinden yol aralayıp can sunmalıyız…

Şimdi gel, yürekten koy elini elime, and verelim mülkün sahibine:

Bir acı değil bin acıyla nasiplense de yüreğimiz; tek bildiğimiz gerçekle yolumuza devam edeceğiz: Her şeye rağmen!