8 Nisan 2020 Cuma günü Furkan Gönüllüsü öğrencilerin evlerine gelen polis memurları, evlerinin kaçak yurt olduğu tespit edildiği için mühürleneceğini bu nedenle 20 Mayıs 2020’de evlerini boşaltmaları gerektiğini aksi halde zor kullanılarak çıkartılacaklarını bildirdiler.
13.02.2017 tarihinde Çukurova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından tutulan belgede “1162740 sayılı Valilik olurunda tamamen mesken olarak kiraya verildiğinden mühürleme işlemi yapılmayacaktır” ifadesi geçmektedir. Buna rağmen 5 Nisan 2018 Perşembe günü, iki ailenin ve Çukurova Üniversitesinde okuyan öğrencilerin evleri dahil olmak üzere toplamda 17 evin kapısına “Furkan Vakfına ait kaçak yurt” olduğu iddiası ile mühür vuruldu ve kaçak yurt açtığı iddiasıyla Furkan Vakfına para cezası kesildi. Furkan Vakfı ile sadece gönül bağı olmalarından ötürü sokağa atılan onlarca öğrenci, yılmadı ve 50 gün boyunca evlerinin önünde nöbet bekledi, adalet aradı. İlçe Milli Eğitimin verdiği rapora rağmen gerçekleşen mühürlemeye vakfa atanan kayyum, binaların mülk sahibi ve daire sakinleri itiraz etti. İtirazlar sonucu Adana 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin verdiği karar ile para cezası iptal edilerek evlerdeki mühürler 7 ay sonra kaldırıldı. Devam eden süreçte sürekli Milli Eğitimden gelen memurlar tarafından öğrencilerin evleri denetlendi. Hatta Nisan 2020 tarihli bir teftişte bu evlerin yurt değil öğrencilere ait meskenler olduğu bir kez daha raporlandı.
Tüm bunlara rağmen 8 Nisan 2020 Cuma günü öğrencilerin evlerine bir kez daha gelen polis memurları; talebelere evlerini boşaltmaları gerektiğini, aksi halde zor kullanılarak çıkartılacaklarını bildirdi. Binanın sahibi olan M.Y.’ye de 58.000 TL para cezası kesildi. Tekrardan mülkü mühürlenecek olan ev sahibi bu zorlu günlerde bu cezayı ödemesinin mümkün olmadığını dile getirdiği röportajda; kiracılarından hiçbir sıkıntı görmediğini aksine faturalarını zamanında ödeyen, eve zarar vermeyen insanlar olduklarını ve tüm bu yaşanılanların ise Furkan Vakfına duydukları sevgiden kaynaklandığını dile getirdi.
Belirlenen tarihte evleri mühürlemeye gelinmedi. Daha sonra 2 Haziran Salı günü bir eve tekrardan gelen memurlar evi mühürlemek istedi. İçeride bulunan öğrenciler ise bu konuda kendilerine ve ev sahibine tebligat ulaşmadığını bildirdi. Bu esnada öğrenci evinin kapanmaması için hem sosyal medyadan hem de çevreden destekler geldi. Evleri mühürlemek için gelen memurlar belli bir mühlet vererek tekrar geleceklerini bildirdi.
Bir kez daha evlerinden çıkarılacak olan öğrenciler mühürlemenin bilhassa “Ramazan ruhunu canlandırmak için birtakım etkinlikler yaptıkları” ve “gerekli tedbirler alınarak Cuma Namazı kılınsın” dedikleri zamana denk gelmesinin bir tesadüf değil bilakis seslerini kısmak için bilinçli bir baskılama olduğunu düşündüklerini dile getirdi.
Selam-Der’e Bağlı Öğrencilerin Evleri De Kapatıldı: Alaaddin Palevi’nin kurucusu olduğu Selam Eğitim Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına bağlı öğrencilerin kaldığı ev, Corona virüs tedbirleri gerekçesiyle kapatılarak 60.000 TL para cezası kesildi. Kapatma sebebiyle evde yaşayan öğrenciler kısa bir süre içerisinde evlerini boşaltmak zorunda kaldı. Furkan Gönüllüsü öğrencilerin de evlerine giden tebligatın ardından Müslüman öğrencilere ait evlerin arka arkaya kapatılması Alparslan Hocanın, “Davul AKP’nin sırtında ama tokmak başkalarının elinde” sözlerinde ne kadar haklı olduğunu göstermiş oldu.
“DAVUL SİZİN SIRTINIZDA AMA TOKMAK ONLARIN ELİNDE”
Kapatılmak istenen öğrenci evleri hakkında Alparslan Kuytul Hocaefendi açıklama yaptı. Furkan Vakfına ait yurt iddialarını delilleriyle çürüten Alparslan Kuytul Hocaefendi, öğrenci evleri hakkında şunları söyledi: “En son gelen yazıyı, talebeler bana da gösterdiler, okudum. 4 Nisan’da ‘bunlar evdir’ diye rapor tutulmasına rağmen, raporda ‘yurt olarak tutuldu’ yazdığını söylüyorlar. Yalana bakın, raporun fotoğrafı var, talebelerin kira kontratları var, daha önceki Çukurova İlçe Milli Eğitimin verdiği iki tane rapor var. Mahkemenin kararı var. En son 4 Nisan’da gelen memurların tuttuğu rapor var. Aynı ev, aynı talebeler, aynı olay. Ne değişti? Mesele nedir? Mesele; ‘Ramazan’ın sönük geçmesini isteyen güçler var, biz de buna karşı mücadele vermeliyiz’, ‘AVM’ler açık, camiler kapalı olamaz’ dediğim için, ‘cuma kılınsın’ dediğim için. Bunları söylemeye devam ediyorum, elinizden geleni yapın. ‘Cuma kılınsın’ muhalefetini ortaya koyunca yukarıdan, yine derin güçlerden talimat geldi. Bize şu mesajı veriyorlar: ‘Sen böyle yaparsan biz de böyle yaparız’ diyorlar. Senin gücün ancak buna mı yetiyor? Hiçbir suçu, günahı olmayan, ev tutmuş oturan, üniversiteye giden talebelere mi gücün yetiyor? Bir kısmı üniversiteye gidiyor, bir kısmı üniversiteyi bitirmiş orada dersini çalışıyor, KPSS’ye hazırlanıyor vs. Senin bunlara mı gücün yetiyor?
Şimdi Ramazan gününde Müslüman erkek ve bayan talebeleri sokağa atmak, AKP’ye fayda mı sağlar, zarar mı getirir? Bunu sanki AKP’yi esir alan güçler yapıyor. AKP, bunu neden yapsın, düşünüyorum ve bu bana mantıklı gelmiyor. AKP kendi ayağına mı sıkıyor acaba? AKP ne yapıyor? Sarhoş mu? Aslında AKP düşmanları; gücü ellerine almışlar, tokmak onların elinde, davulu onlar çalıyorlar. Şimdi talebeler sokağa atılacak, talebeler sokaklarda kalacaklar, daha evvel de ben hapisteyken aynı şey olmuş. Talebeler kaldırımlarda yatmışlar, kaldırımlarda ders çalışmışlar, orda yemek yemişler.
Bu evleri boşalttıran, mühürleyen güç var. Aladağ’daki bayan yurdunu yaktıran, 12 tane kız çocuğunu cayır cayır yakan ondan sonra birkaç yurtta daha yangın çıkartan güç ile bu evlerdeki talebeleri çıkartmaya çalışan güç aynı güç. O yangını kim çıkardıysa bu talebeleri de evden çıkaranlar aynı güçlerdir. Ve bunlar istiyorlar ki her şeyi yapsınlar ama kimse konuşmasın. Ya da konuşsunlar, AKP’ye zararı olsun, AKP’nin oyları azalsın. Ben de buradan AKP’ye sesleniyorum; siz yaptırmıyorsanız, o zaman bu İslam düşmanları kimse bunlara gereken cevabı verin. Davul sizin sırtınızda ama tokmak onların elinde. Olmaz olsun böyle davul, olmaz olsun böyle güç. Başkalarına hizmet ediyorsunuz. Bununla mücadele bitmez. Daha evvel başka şeyler de yaptılar, mücadeleyi bıraktık mı ki bununla bırakalım. Mücadele devam edecek.1
1. www.youtube.com/watch?v=cCCVffTaybs