Makale

ABD’NİN İSLAM İLE SAVAŞI

Paylaş:

YAZAR: FARUK KÖSE

 

Bakmayın Obama’nın “ABD’nin İslam ile savaşı yok” dediğine. Aslında ABD’nin İslam’dan başkasıyla savaşı yok!

Obama’nın, Ulusal Savunma Üniversitesi’nde “terörle mücadelede yeni strateji”ye dair açıklamaları bunu göstermeye yetiyor. “Savaş”tan söz ederken verdiği örnekler de sadece İslam’dan ve müslümanlardan. Zaten, “ABD İslam ile savaşta değil” dedikten hemen sonra, “yorumuna uymayan İslam” ile savaş halinde olduklarını ilan etti

Dikkat edin, Obama’ya göre İslam, bugünkü Batı medeniyeti ile; Batı’nın siyasal, sosyal, hukuki, iktisadi, askeri, kültürel vb. düzeniyle uyuşmazlık içinde olamaz. Eğer İslam Batı ile uyuşmazlık içinde olursa, yani bunun açık anlamı, İslam bozularak tanımlanıp Batı’ya uygun hale getirilmezse, halis haliyle İslam terörizm, o İslam’ı hayat biçimi olarak benimseyip buna uygun hayatı tesis etmek için mücadele edenler “terörist” sayılıyor ve ABD, bunlara karşı mücadele etmeyi görev biliyor.

Burada sihirli sözcük “terörle mücadele.” Bir kere adına “terör” dedin mi “talan siyaseti”nin icrası için bütün kapılar açılıyor, yapılan her melanet doğru sayılıyor. Öyle ya, karşında terör ve terörist var. İşte Obama, “terör” adı verdiği “Batı’ya uygun olmayan İslam inancı” ile savaşmayı “adil bir savaş” olarak görüyor. Ona göre bu savaşta yapılan her şey, “orantılı olarak yürütülen, son çare ve kendini savunma bağlamında verilen bir savaş.”

“Terörle mücadele” diyerek “talan ve kıyım siyaseti” yürüten ABD’nin, kıyım yaparken hedef gözetmeksizin, silahlı-silahsız ayrımı yapmaksızın, ABD’ye karşı duyarlılıkları olan bütün beldeleri ve toplumları vurduğu malûm. Çünkü ABD’ye göre Müslümanlar, “ellerinden geldiği kadar fazla Amerikalıyı öldürebilecek” nitelikte ve yok edilmesi lazım. Bu örgütlerle yapılan her türlü savaşı “adil ve orantılı” gören Obama, dünyanın en mahrum ülkelerinden Afganistan’da on binlerce Müslüman’ı öldürmenin nasıl adil olduğunu da açıklasa ya. Irak’ta yaptıklarının yanında Saddam’ın bile masum kaldığını; zulüm nasıl olur, zalimliğin boyutu nereye kadardır, bunu göstermiş olduklarının da farkındadır sanırım.

Dikkat edin, eylem olmasa da; “terör potansiyeli taşıdığı”na inanmaları müdahale için yetiyor. “Potansiyel terör” olarak gördükleri her kişi, grup, topluluk “hedef” alınıp, ABD’nin, bunu yok etmeye hakkı olduğu ilân ediliyor.

Ancak Obama, “potansiyel terör eşiği”nin sınırını açıklamadı. Çünkü açıklasaydı kendini sınırlandırmış olacaktı. Niçin kendilerince potansiyel tehlike gördükleri her topluluğu “terör” yaftasıyla yok etmeyi “adil bir savaş” saydıklarını anladınız mı?

Peki, Afganistan gibi geri kalmış bir ülkenin neyi “potansiyel terör eşiği”ne ulaştı da yıllardır Afganistan’ı talan edip kan döküyor? Ben söyleyeyim: Afganistan’da saf Ehl-i Sünnet İslam devleti kurulacaktı.

Dikkat edin, ABD ve NATO, bütün operasyonlarını Müslümanların yaşadığı coğrafya ve civarında yapıyor. Çünkü Sovyetler’den sonra NATO’ya varlık sebebi kazandıran düşman, “İslam” olarak belirlendi. Bu düşmana karşı siyasal, sosyal, iktisadi, kültürel, askerî stratejiler hazırlandı. Amaç, İslam coğrafyasını kontrol altına almak, talan etmek, İslam’ı değiştirip dönüştürmek, Müslümanları “uysallaştırmak”tı. BOP bunun için üretilmedi mi?

Şimdi bütün bunlara rağmen Obama’nın “İslam ile savaşımız yok” demesinin ne önemi kalır? ABD İslam coğrafyasındaki üslerini kapatıp askerlerini çekerse, belki Obama’ya inanırız.

Bana göre “Terörle mücadele”nin birinci ayağı, “ABD’nin dünyayı talan siyaseti”ne son vermektir. Çünkü dünyayı terörize eden esas güç, ABD. Obama’nın açıklamaları, “terörle mücadele” adı altında ABD’nin dünyayı “talan siyaseti”ne meşruiyet kazandırma hamlesinden ibaret.

ABD, tıpkı Moğollar gibi kan ve kıyımdan başka ne verdi dün