HAKSIZ TUTUKLULUKTA MAHKEME TARİHİ BELLİ OLDU!
Alparslan Kuytul Hocaefendi ve 9 kişinin iddianameleri hazırlandı. Hocaefendi ve farklı cezaevlerinde tutuklulukları devam eden Furkan Hareketi mensuplarının suç örgütü kurma, yönetme, üye olma, yağma iddialarıyla yargılanacağı ve davanın ilk duruşmasının 13 Ocak 2023’te görüleceği öğrenildi.
İTİKAF OLAYINA TAKİPSİZLİK KARARI
Alparslan Kuytul Hocaefendi ve Furkan Hareketi mensuplarının geçen yıl Ramazan ayında itikaf ibadetini ihya etmek için girdikleri camilere emniyet güçleri eş zamanlı baskın düzenlemişti. Gerçekleşen skandal olay sonrası Alparslan Kuytul Hocaefendi ve 400’e yakın Furkan Hareketi mensubu ağır müdahaleyle gözaltına alınmıştı. Bu olay hakkında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu olayın provokatif bir eylem olduğunu açıklayarak yeni bir skandala imza atmıştı. Bakanın ifadeleri sonrası 274 Furkan Hareketi mensubu hakkında soruşturma başlatıldı. Furkan Hareketi mensuplarının aleyhine delil bulamayan savcı, olaya takipsizlik kararı verdi. Konuyla ilgili takipsizlik kararını duyuran Av. Alişan İnci şu açıklamayı yaptı: “Kamuoyunda ‘Cami Baskını’ olarak bilinen bu operasyon vicdanları ciddi anlamda yaralamıştı. Bakınız, baskı ortamına rağmen bir suç bulamadılar. Camilerin içerisine postallarla girenler, ibadet eden insanlara cami içinde biber gazı sıkanlar, canlı yayında iftiralar atanlar, yalnızca ibadet yapmak isteyenlere ‘provokasyon yapmayın’ diyenler ne düşünecek şimdi! Onlar suç bulamadılar ama biz cami basanlara yönelik hukuki mücadelemizi sonuna kadar vereceğiz. İmamları zorla şikayetçi yaptıranlar ve ‘Biz de Müslümanız’ diyenler gerekli muhasebeyi yaparlar umarım!”
TETİKÇİ MEDYA ALGI OPERASYONLARINA DEVAM EDİYOR!
Tetikçi medya, aylardır Ağrı Patnos L Tipi Kapalı Cezaevinde tecrit zulmüne maruz bırakılan Alparslan Kuytul Hocaefendi ve farklı tarihlerde tutuklanarak 1 yılı aşkın süredir cezaevinde tutulan 9 kişi için asılsız iddialarla karalama kampanyasına devam ediyor. Hazırlanan iddianame üzerinden itibar suikastına girişen yandaş medya grubuna Semra Kuytul Hocahanım şu şekilde tepki verdi: “Türkiye’de ‘savcı saçmalığı’ gerçeğini bilmiyorlarmış gibi yine ‘altın, elmas bulduk’ sanıp düğmeye basanlara sesleniyorum! Sadece müşteki beyanıyla ve varsayımlarla açılmış bir davanın dayanaksızlığını hukukçular bilir, gazetecilerin de birçoğu bilir fakat bir kısmı bilmezden gelir. Aynı basın organlarının bir önceki tutukluluk sürecinde 41 yılla yargılanıyor dedikleri davadan Alparslan Hocam beraat aldı. Şu anda tüm Türkiye Alparslan Hocamın bir susturma planı gereği tutuklu olduğunun farkında. Sizlere (tetikçi basın organlarına) tavsiyem güneşe gözünüzü kapatıp yalancının mumuna güvenmeyin. Bu badireyi de atlatacağız inşallah. Bu arada bize leke sürmek için kullanılan kirli peçeteler (onlar kendini bilir) çok yakında sahipleri tarafından buruşturulup atılacak! Kirli peçeteleri tahmin edersiniz ama onlar zaten ‘biz kirli peçeteyiz, onlar bizi kullandı’ diye bağırmaya başlarlar. Allah’tan bulsunlar. Çok şükür Rabbim çalmayı, dolandırmayı meslek edinerek çevresindeki birçok insana ciddi anlamda maddi zarar verenlerden bizi kurtardı. Onların gerçek yüzünü cümle aleme gösterdi. Şimdi de kumpasın başrollüğünü oynadıklarını sanıyorlarsa da şunu unutmasınlar: Asıl oyun kurucular, ilk olarak piyonları harcar! Mahşerde görüşeceğiz.”
SÜRGÜN ZULMÜYLE HOCAEFENDİ’NİN AİLESİ MAĞDUR EDİLMEYE DEVAM EDİLİYOR!
Alparslan Kuytul Hocaefendi’ye yönelik yapılan sürgün zulmüyle hem kendisine hem de ailesine aylardır zorluk çıkarılmaya devam ediliyor. Semra Kuytul Hocahanım evde okula devam eden 5 öğrenci olması sebebiyle Alparslan Kuytul Hocaefendi ile yapmış oldukları aylık açık görüşün hafta sonuna çekilmesi talebinde bulunmuştu. İzin verileceği söylenerek sürecin oyalanması, sonrasında ise bu ay için iznin verilmeyeceği haberinin verilmesi üzerine Semra Kuytul Hocahanım ve çocukları son anda ziyaret için hazırlığa başladı. Aylık ziyareti gerçekleştirmek yine birçok zorluğa sebep oldu. Görüş gününün değişmeyeceği ile ilgili bilgilendirmenin son anda gelmesi hakkında Semra Kuytul Hocahanım sosyal medya üzerinden şu ifadeleri kullandı: “...Bu değişiklik bu ay için geçerli olmazmış! Yarın orda olmazsak aylık görüşümüz yanarmış! Resmen gidemeyelim diye uğraştılar ama geleceğim! Arkadaşlarımdan müsait olanlar da hemen yola çıkabilir! Yazıklar olsun sizin kula kulluğunuza!” Ardından da şu ifadelere yer verdi: “Biz hâlâ çok saf bakıyoruz olaylara. Saf saf bekliyoruz sorun yok, cuma günü gideceğiz diye. Meğer başka bir tezgâh varmış. Kimsenin yaptığı yanına kalmaz, Allah elbet hesabını sorar! Alay ediyorlar sanki, sinir uçlarımıza dokunuyorlar sürekli. Yaşamamışlar yaşadığımızı. Ya da hiç sevmemişler, sevenleri de olmamış hiç! Bu hafta üniversite okuyan çocuklarımın vize haftası ama umurlarında değil… Anlamıyorlar! Biz sevdiklerini karanlık zindanlara terk edenlerden olmadık, olmayacağız. Hem çocuklarımın babası kıymetli eşim hem bu davanın bu çağdaki öncüsü, hem çağımızın kıymetli alimlerinden biri olan Hocama vefamız boynumuzun borcudur! Vefa nedir bilmeyene yazdıklarımın bir anlamı yoktur!”
FURKAN HAREKETİ MENSUPLARININ BAŞLATMIŞ OLDUĞU DAVET PROJESİNE ALPARSLAN KUYTUL HOCAEFENDİ’DEN DESTEK MESAJI!
Alparslan Kuytul Hocaefendi Furkan Hareketi mensuplarının eylül ayında başlatmış oldukları davet projesine destek mesajlarını şu şekilde iletti: “Allah Azze ve Celle ayet-i kerimede: ‘İçinizden Allah'a çağıran, salih ameller işleyen ve ben Müslümanlardanım diyenden daha güzel sözlü kimdir?’1 buyuruyor. Yine başka bir ayette: ‘Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan, O’nun verdiği elçilik görevini yerine getirmemiş olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Şüphesiz Allah, kâfirler topluluğunu hidayete erdirmez’2 buyurulmaktadır. Allah Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem de bir hadiste şöyle buyurmaktadır: ‘Bir insanın hidayetine vesile olman, üzerine güneşin doğduğu her şeyden daha hayırlıdır.’3 Hem Allah Azze ve Celle hem de O’nun Rasulü’nün bu müjdelerini arzulayarak yeni insanlarla tanışıp ilgilenerek davet çalışması yapan tüm kardeşlerimi tebrik ediyorum. Unutmayın ki davalar zindanlarda yeşerir ancak davet çalışmalarıyla orman olur. Topluma Tevhidi öğretmek hem vazifemizdir hem de güçlenmemizin tek yoludur. Müslümanlar sayı ve kalite yönünden güçlenmedikçe ezilmeye devam edeceklerdir. Gerçekleştirdiğiniz tüm davet çalışmalarında Rabbim yar ve yardımcınız olsun.”
- Fussilet, 33
- Maide, 67
- Hudarî, Nûru’l-Yakîn, s. 255
