AÇLIK SINIRI YÜKSELİŞTE
Türk-İş’in çalışanların geçim koşullarını ortaya koymak ve temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat değişikliğinin aile bütçesine yansımalarını belirlemek amacıyla her ay yaptığı ‘Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması’nın Kasım Ayı sonuçları açıklandı. Araştırmaya göre, bu ay dört kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden ‘açlık sınırı’ 2.517 lira olarak belirlendi. Gıda ile giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarına denk gelen ‘yoksulluk sınırı’ ise 8.198 lira oldu. Bekâr bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ aylık 3.073 lira olarak hesaplandı. Yılın 11 aylık bölümü itibarıyla fiyatlardaki artış yüzde 16.37’yi bulurken, gıda enflasyonunda 12 ay itibarıyla artış oranı yüzde 19.68 oldu. Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 15.47 olarak hesaplandı.
AYET PAYLAŞAN ASTSUBAYA İHRAÇ
İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu Başkanlığı, sosyal medya hesabında ayet, hadis ve özlü sözler paylaşan Astsubayı devlet memurluğundan çıkardı. 28 Şubat sürecinde alınan “YAŞ kararları” ile yüzlerce dindar asker, görevinden ihraç edilmiş birçok asker de çeşitli baskılara maruz kalmıştı. Günümüzde de 28 Şubat sürecini aratmayan keyfi uygulamalar, 28 Şubat sürecinin bitmediğini ve dindar insanları hedef almaya devam ettiğini gösteriyor. Çanakkale İl Jandarma Disiplin Kurulu Başkanlığı, Jandarma Astsubay Turgay Can’ın, sosyal medyada yaptığı paylaşımları nedeniyle savunmasını istedi. Astsubay Can, 10 Kasım 2018 tarihinde yapmış olduğu paylaşımda, “(İbrahim) dedi ki: ‘Siz dünya hayatında aranızda sevgi vesilesi olsun diye, Allah’ı bırakıp birtakım putlar edindiniz. Sonra kıyamet günü bazılarınız bazılarınızı inkâr edecek ve bazılarınız bazılarınızı lanetleyecektir. Barınacağınız yer ise ateştir ve yardımcılarınız da olmayacaktır” (Ankebut, 5) ayetine atıfta bulundu. Astsubay Can’a, bu ayeti neden paylaştığı, yaptığı paylaşımın 10 Kasım Atatürk’ün ölüm yıl dönümü ile ilgisinin olup olmadığı, ayette geçen put ifadesinin Atatürk için mi kullanıldığı, soruları yöneltildi. Paylaşımları yaptığını kabul eden Can, “Evet doğrudur bu yazıyı ben paylaştım. Normalde hadis ve ayet paylaşıyorum. Buradaki maksadım Allah’ın, kelamını tebliğ amaçlı paylaşmaktır. Bu paylaşımın 10 Kasım’da olması tesadüftür” dedi. İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu Başkanlığı, Astsubay Can hakkında, “Atatürk aleyhine işlenen suçlar hakkındaki kanuna aykırı fiiller işlemek” suçlamasıyla “Devlet Memurluğundan Çıkarma” cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.
BERAT ALBAYRAK İSTİFA ETTİ
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, ‘sağlık sorunları sebebiyle’ istifa ettiğini duyurdu. Açıklamada, “Yaklaşık beş yıldır sürdürdüğüm bakanlık görevime sağlık sorunlarım nedeniyle artık devam edememe kararı aldım. Bundan sonraki süreçte artık zamanımı uzun yıllardır zorunluluktan ötürü ihmal ettiğim ve bana desteğini hiçbir zaman esirgemeyen annem, babam, eşim ve çocuklarıma ayıracağım” ifadelerini kullandı. Bu sürpriz istifadan birkaç gün önce Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal’ın da bir kararname ile görevden alınması piyasaları harekete geçirdi. İstifa kararının ardından dolarda düşüş gözlemlendi. Hazine ve Maliye Eski Bakanı Berat Albayrak’ın istifasını değerlendiren Alparslan Hoca: “Ekonomideki başarısızlık sadece Albayrak’ın değil. Erdoğan’ın da payı var, AKP’nin de payı var, MHP’nin de payı var, Vatan Partisi’nin de payı var. Çünkü beraberler” yorumunda bulundu. Cumhurbaşkanı’nın liyakat isteyen bir bakanlığa damadını getirerek ona kötülük yaptığını belirten Alparslan Hoca, ayrıca bu istifanın arkasında belki de ekonomideki başarısızlığın ihalesini Albayrak’a yıkma stratejisi de olabileceğini ifade etti.
BÜLENT ARINÇ KRİZİ
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç, HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve iş adamı Osman Kavala’nın tutukluluğu hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Arınç, “Belki şunu konuşmuşlardır diyerek, bu iddianameleri okuyarak isyan etmiştim. Çocuk bile yazmaz demiştim, cübbeyi bile giyesim gelmişti. Kavala’nın tutuklu kalmasına hayret ediyorum, Demirtaş’ın da tahliyesi olabilir” ifadelerini kullandı. Arınç’ın, “Ben, Cumhurbaşkanı ve Adalet Bakanı adaletten yanayız. Biz adil yargılama istiyoruz. Ancak hâkimler yanlış yapıyor. Uyarıyorum, yakın gelecekte onlar zarar görür” demesi ise dikkat çekti. Arınç, “Sizce ifade özgürlüğü var mı?” sorusuna da: “Bugün ifade özgürlüğü sakattır, hastalıklıdır, sorunludur” diyerek yanıt verdi. Özellikle AKP cephesinde tepkilere neden olan bu açıklamaların ardından Bülent Arınç, görevinden istifa ettiğini duyurdu.
ALPARSLAN HOCA’NIN ADALET KONUŞMASI VİRAL OLDU!
Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin adalet içerikli konuşması sosyal medyada gündem oldu. İzleyenlerden “takdir ve beğeni” alan video, sadece Twitter’da kısa sürede 2 milyon kez izlenerek on binlerce kişi tarafından beğenilen paylaşımlara eklendi. Alparslan Hoca ilgili konuşmasında, “Hâkimler ve savcılar kimseden talimat almamalı, gerekirse kıyamet kopsun, adalet sistemi güçsüzü koruyabildiği ölçüde kendinden söz ettirebilir” diyen Adalet Bakanına “Dinleyince insan düşünüyor, acaba bu Bakan Almanya’nın mı Bakanı, İsveç’in mi, Norveç’in mi Bakanı? Tarihe geçtin, senin döneminde olan zulüm hiçbir bakan döneminde olmadı, insanlar son 4-5 yılda adalet diye bağırıyor. Lanet olsun sizin bu zulmünüze” derken hâkim ve savcılara da: “Satıldınız, adaletsizlikleri sizin üzerinize atacaklar” ifadelerini kullandı.
KORONA VİRÜS TEDAVİSİ ÖLDÜRÜYOR MU?
Covıd-19 tanısı konulan hastaların, kullandığı ilaçlar gerekçesiyle öldüğü belirtilen videoların özellikle sosyal medyada gündem olması üzerine, Alparslan Hoca, uygulanan tedavi hakkında insanların şüpheleri olduğunu, devletin bu şüpheleri görmezden gelmemesi gerektiğini belirterek yapılan tedavide yanlışlıklar olduğunu ifade etti ve “Ben tam incelemedim ama bir uzman doktor, Sağlık Bakanı’na yazdığı mektupta; “bütün ölüm vakaları hastanede gerçekleşti, evinde ölen yok” diyor. Bu garip değil midir? Bu çok ilginç bir bilgi. Corona virüsünün ne olduğu henüz bilinmiyor. Bu ağır ilaçları vererek insanların üzerinde deney yapıyorsunuz. Bunlar normal ilaç değil, ağır ilaçlar. Bunun vebali var. Nice sağlam insan hastanede öldü. Zannediyorum, yarınlarda bu ilaçların öldürdüğü bilim adamları tarafından da ispat edilecektir. Bilmeden ilaç yazmak suçtur. Bu suçu bende işlesem suçtur, profesör- doktor da işlese suçtur” dedi.
BAE ‘İSLAM HUKUKUNU GEVŞETME’ KARARI ALDI
Birleşik Arap Emirlikleri, ülkede uygulanan İslam hukuku kurallarını gevşetme kararı aldı. Körfez’in tartışılan ülkesi BAE, ilan edilen kararla beraber, ülkede sosyal hayat üzerine etki eden bazı İslami hukuk kurallarını gevşetiyor. Bu kapsamda evli olmayan çiftlerin beraber yaşamasına yönelik yasak kaldırılırken, alkol tüketimine dair yasaklar hafifletilecek, “namus cinayetleri” olarak anılan suçlara dair cezalar ağırlaştırılacak. Söz konusu kararın, BAE’nin İsrail ile olan ilişkilerini normalleştirmesi ve yüzünü tamamen Batı’ya dönmesinin ardından geldiğine dikkat çekiliyor. Sosyal hayata dair İslam hukuku kurallarının gevşetilmesiyle, İsrailli ve Batılı yatırımcılar için uygun bir ortam oluşturulması ve ülkenin imajının değiştirilmesi planlanıyor.
AVUSTRALYALI ASKERLER İÇİN KATLEDİLDİLER!
Avustralya’da hazırlanan bir rapor, Afganistan’da görevli Avustralyalı askerlerin 39 silahsız sivili tutuklandıktan sonra kasten öldürdüğünü ortaya koydu. Savunma Kuvvetleri Genel Müfettişliğinin hazırladığı rapor, üst düzey komandoların acemi askerlerin “kan görmeye” alışması için savunmasız tutsakları öldürmeye zorladığına dair “inandırıcı deliller” olduğunu da işaret etti. 2005 ile 2016 yılları arasında Afganistan’da özel kuvvetler personelinin yaptıklarına ilişkin soruşturmanın bulgularını detaylandıran Avustralyalı General Angus John Campbell, 23 ayrı olayda 25 Avustralyalı Özel Kuvvetler personelinin 39 ‘yasa dışı cinayet işlediğinin’ ortaya çıktığını söyledi. Raporda yer verilen cinayetlerin hiçbirinin “savaşın harareti içinde” tanımlanmadığını ve cinayetlerin bilinçli şekilde işlendiğine dikkati çeken Campbell, “Raporda faillerin olayları kafası karışmış veya istemeyerek yaptıklarına dair hiçbir bulgu yok” ifadesini kullandı. Avustralya Başbakanı Morrison Afgan halkından özür diledi. Mağdurların ailelerine tazminat ödenmesini öneren rapor, Avustralya Başbakanı Morrison’ın Afganistan Devlet Başkanı Ashraf Ghani ile görüşmesinden sonra geldi.
28 YIL SONRA İLK CUMA NAMAZI
Azerbaycan ordusunun işgalden kurtardığı Dağlık Karabağ’ın sembol şehri Şuşa’da 28 yıl sonra cuma namazı kılındı. Azerbaycan tarih ve kültürünün simgelerinden olmasının yanı sıra hem bölgeye hâkim coğrafi konumu hem de Dağlık Karabağ’ın en büyük şehri Hankendi’ye giden yolun üzerinde bulunduğu için stratejik önem de taşıyan Şuşa, 8 Mayıs 1992’de Ermenistan güçlerince işgal edilmişti. Azerbaycan ordusu, Şuşa’yı 8 Kasım’da işgalden kurtarmıştı.
FİLİSTİN YÖNETİMİNDEN İHANET!
Filistin Sivil İşler Bakanı Hüseyin el-Şeyh, İşgalci İsrail ile askıya alınan ikili ilişkilerin sürdürülmesine karar verildiğini bildirdi. El-Şeyh yaptığı açıklamada, Filistin yönetiminin İşgalci İsrail’in Batı Şeria’yı ilhak etme planları kapsamında askıya alınan ilişkilerinin sürdürülmesi yönünde karar alındığını duyurdu. Bakan el-Şeyh, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın İsrail’in Filistinlilerle geçmişteki anlaşmalara bağlı kaldığına dair onay almasının ardından İsrail ile ilişkilerin eski haline dönmesine karar verildiğini duyurdu. Şubat ayında Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, ABD Başkanı Donald Trump tarafından sunulan Orta Doğu Barış Planı’nı reddettikten sonra ülkesinin güvenlik dahil diğer alanlarda ABD ve İsrail ile tüm bağlarını keseceğini söylemişti. Filistin yönetimi, işgal altındaki Batı Şeria’nın bazı kısımlarını ilhak etme planlarının iki devletli bir çözümü imkânsız hale getireceğini vurgulamıştı.
TWİTTER’DAN AYRIMCI TAVIR
Filistin’deki İslami direniş örgütü HAMAS Hareketi Uluslararası İlişkiler Konseyi Başkanı Basim Naim, yaptığı yazılı açıklamada, “Twitter yönetimi, aralarında İngilizce hesabım da olmak üzere çok sayıda Filistinli aktivistin hesabını kapattı” dedi. Filistin söyleminin gündeme gelmemesi ve gerçeklerin gözden uzak tutulmasının hedeflendiğini belirten Naim, Twitter’ın da yıllar önce diğer sosyal medya platformu Facebook’un uyguladığı siyasetin aynısını uyguladığına dikkat çekti. Naim: “Adil davamızı savunmaya devam edeceğiz. Hiç kimse sesimizi kesemez. Mesajlarımızı ulaştıracağımız uygun araçlar bulacağız. Twitter yönetimi objektif davranmalı ve herhangi bir tarafın baskılarına razı gelmemelidir” dedi. Son dönemde WhatsApp uygulamasının yanı sıra Facebook ve Twitter yönetimleri de Filistinli aktivist ve basın mensuplarına ait onlarca hesabı kapatmıştı. İsrail Adalet Bakanlığı 2018’de, Facebook yönetiminin 2017’de İsrail’in sosyal paylaşım sitesindeki Filistin içeriklerini kaldırma, yasaklama ve veri sağlama taleplerinin yaklaşık yüzde 85’ine yanıt verdiğini duyurmuştu.
3 BİN ÇOCUĞUN CANINA KIYDILAR
Filistin Enformasyon Bakanlığı, İsrail ordusunun Filistinli çocukları kasıtlı olarak hedef aldığına işaret ederek, İkinci İntifada’dan bugüne gelinceye kadar 3.000’den fazla çocuğun İsrail askerlerinin elinde hayatını kaybettiğini belirtti. Bakanlık, yaptığı açıklamada, İsrail’in Filistin topraklarını işgaline karşı 28 Eylül 2000’de başlatılan ve 8 Şubat 2005’te sona eren İkinci İntifada’dan Ekim 2019’a kadar geçen süre zarfında 3.097 Filistinli çocuğun öldürüldüğünü, on binlerce çocuğun da yaralandığını kaydetti. ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü Aralık 2017’de resmen “İsrail’in başkenti olarak” kabul etmesinden bu yana 123 Filistinli çocuğun öldürüldüğü, çok daha fazlasının da yaralandığı ifade edildi. Filistinli Mahkûmlar Derneği ve Filistinli Mahkûmlar İşleri Dairesinin paylaştığı istatistiklere göre de İsrailli güçlerin bu yılbaşından haziran sonlarına kadar 304 çocuğu tutukladığı ve şu an İsrail cezaevlerinde tutulan çocuk sayısının 155 olduğu bildirildi.
ABD YİNE MİLYARLARCA DOLAR SİLAH SATTI
ABD’nin 2020’deki silah satış rakamları açıklandı. Buna göre ABD, 50,78 milyar dolarlık hükümetler arası “yabancı askeri satış”, 124,3 milyar dolarlık da “doğrudan ticari satış” gerçekleştirdi. Aynı verilere göre ABD’nin 2019 mali yılına göre toplam askeri satışları 170,09 milyar dolardan yüzde 2,8 artarak 175,08 milyar dolara yükselmiş oldu. 2020’deki en büyük yabancı askeri satış olarak Japonya’ya 23,11 milyar dolar karşılığında 105 adet F-35 satışı öne çıkarken, Fas’a 4,25 milyar dolarlık AH-64E helikopter satışı ile İsrail’e 3 milyar dolarlık havacılıkla ilgili satışı ikinci ve üçüncü sırada yer aldı.
“YARDIM EDİN, ÇİN’DE HAPİSTEYİM”
Rusya’da bir kişi satın aldığı terliğin içinde yardım talep edilen bir not buldu. Olay, Çin’in Uygurları Batılı markaların tedarik zincirinde yer alan fabrikalarda zorla çalıştırdığı iddiasını yeniden tartışmaya açtı. St. Petersburg şehrinde yaşayan Arslan Gibadullin, internet üzerinden sipariş verdiği terliğin içerisindeki “Yardım edin, Çin’de hapisteyim. Lütfen Uygurlara yardım edin” yazılı notun fotoğrafını çekip Instagram hesabında paylaştı. Avustralyalı düşünce kuruluşu Avustralya Stratejik Politika Enstitüsünün mart ayında yayımladığı raporda Çin’deki kamplarda tutulan 80.000 kadar Uygur Müslümanının 2017-2019 döneminde dünyanın önde gelen şirketlerinden bazılarının Çin fabrikalarına gönderildiği belirtilmişti. Apple, BMW, Sony, Nike, Huawei, Samsung ve Volkswagen gibi küresel şirketlerin bu fabrikaların tedarik zincirinde yer aldığı ifade edilmişti. Bu yıl temmuz ayında da 180’den fazla insan hakları grubu, neredeyse tüm moda endüstrisinin Çin’in Sincan bölgesinde Uygurların zorla çalıştırılması suçuna ortak olduğunu belirterek, bu markaları ürün tedarik etmeye son vermeye ve Çin’de “zorla çalıştırmadan” yararlandığı iddia edilen tedarikçilerle ilişkilerini kesmeye çağırmıştı. Birleşmiş Milletler uzmanları ve insan hakları grupları, Çinli yetkililerin Sincan’da Uygurlar başta olmak üzere Müslüman etnik grup mensubu yaklaşık 1 milyon kişiyi toplama kamplarında tuttuğunu belirtiyor.