Türkiye Haberleri
TÜRKİYE’DEN İSRAİL’E YAPILAN SEVKİYATLAR ARALIKSIZ DEVAM EDİYOR!
Gazze’de açlıktan ölümler başlarken işgalci İsrail’e yapılan sevkiyatlar devam ediyor. Son olarak İzmir’den yola çıkan TURKON Holding'e ait kargo gemisi, İsrail’in Haifa Limanına doğru rota çizdi! Türkiye’de Filistin’in yanında olduğunu ifade eden milyonlara rağmen hükümet yetkililerinin İsrail’e yönelik herhangi bir somut adım atmayıp bir de gemilere izin vermesi tepkilere neden oldu. Ekonomi Bakanlığına bağlı DEİK’in İş Konseyi Başkanlığına seçilen Mert Özgün, İsrail ile ticaretin derinleşerek devam edeceğini söyleyerek skandal bir açıklama yaptı. Geçtiğimiz ocak ayında Türkiye’nin İsrail ile çelik ihracatı anlaşması yaptığı ortaya çıktı. Cemaatler başta olmak üzere hassasiyet sahibi insanlar İsrail’i boykot etmelerine ve İsrail’le yapılan ticaretin son bulmasını istedikleri halde yapılan bu anlaşmalar tepkilere sebep oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise hiçbir şey olmamış gibi: “Batı ülkelerinin başkentlerinden Tel Aviv’e sürekli silah ve mühimmat taşınıyor. İsrail yönetimine bu cesareti bu Batılı ülkeler veriyor” şeklinde açıklama yaptı. Saadet Partisi ve Gelecek Partisi İsrail’in Filistin topraklarını işgalinin sona erdirilmesi için adımlar atılmasına dair TBMM’de önerge verirken AKP ve MHP oylarıyla önerge reddedildi.
Gazze’de insanlar açlıktan ölürken Türkiye’nin İsrail’e yapmış olduğu başta çelik olmak üzere tahıl ve sebze ihracatı devam ederken İsmail Hünerlice’nin: “İslam hukukunda, savaş durumunda bile vatandaşın suçu yok. 50 bin kişiyle savaş yapıyorsan, orada 5 milyon insan var. 5 milyon insan açlıktan mı ölsün? İslam, insanları açlıktan öldürmez. O yüzden ülkemizin oraya ürün göndermesine ben karşı değilim” şeklindeki açıklaması dikkat çekti. Alparslan Kuytul Hocaefendi İsmail Hünerlice’nin bu açıklaması ve Gazze’de katliama devam eden İsrail’le yapılan ticaret hakkında şu açıklamalarda bulundu: “Devletler sadece silahlı kuvvetlerle, istihbaratla ya da zenginlerle değil, böyle hocalarla da ayakta duruyor. O yüzden böyle hocalar konuşturulur. Hangi Müslümanın vicdanı bu sözü kabul eder? Hangi iman ehli İsrail’le ticareti doğru görür? Orada insanlar olduğu için ekmek yemek göndermezsek onlar açlıktan ölürmüş. Türkiye oraya gemi göndermese İsrail acından mı ölecek? İsrail’in Türkiye’den çok daha güçlü dostları var zaten. Orada Müslümanlar da varmış. Evet, Batı Şeria’da Müslümanlar var ama gemiyi İsrail’in limanına çekiyorlar. Bütün malı İsrail alıyor ve kendisi kullanıyor. 3-5 kamyonun da Müslüman mahallesine gitmesi yaptıkları milyarlarca dolarlık alışverişi caiz yapmaz. Bu işgal ve katliam Filistin’de değil de Kıbrıs’ta olsaydı Türkiye böyle davranır mıydı? 5 aydır nasıl bir yalan bulsak diye düşündüler? Bu yalanı buldular. İslam hukukunda böyle bir şey yok. İslam hukukuna göre şu anda İsrail’e mal satmak haramdır. Çünkü senden aldığı güçle oradaki Müslümanları katletmeye devam etmektedir. Zulme yardım etmek de haramdır. Böyle konuşarak hükümetin bu yaptığını meşru gösterebileceklerini zannediyorlar. İstedikleri kadar hocalardan bir kısmını böyle görevlendirsinler, sağır sultan duydu. Filistin’e ihanet ettiler! İslam’a ihanet ettiler.”
İSRAİL PROTESTOLARINA DARP VE GÖZALTI
Filistin’de yapılan katliama sessiz kalmayan STK’lar ve vicdanlı insanlar Türkiye’nin İsrail’le devam eden ticaretini protesto etmeye devam ediyorlar ancak bazı yerlerde bu protestoların yapılması engellendi. Bursa’da Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’a “İsrail’le ticaret kesilsin” diye seslenen vatandaşlar yaka paça gözaltına alındı! Konya’da ise Erdoğan’ın konuşması sırasında “İsrail’le ticaret Filistin’e ihanet” pankartı açıldı. Açılan pankart görevliler tarafından apar topar kaldırıldı! Ankara Mitinginde ise “İsrail ile ticareti kes” pankartı açanlar gözaltına alındı. İşgalci İsrail’e kablo ve beton ünite ihraç eden şirketleri bünyesinde barındıran MÜSİAD’ın toplantı yapacağı otelin önüne gelen Filistin destekçisi bir grup, polis tarafından ablukaya alındı. İsrail’le ticareti protesto etmek için İstanbul’da toplanan bir grup ise henüz protestoya başlamadan gözaltına alındı. Gözaltına alınan başörtülü genç kız olay esnasında memur tarafından başının açıldığını ifade etti. Saatlerce gözaltında kalan gençler daha sonra serbest bırakıldılar. Bu olayın gündemde etkisini göstermesinden sonra Ticaret Bakanlığı, İsrail’le ticareti kısıtlama kararının alındığını duyurdu.
TÜRKİYE, HUKUK DEVLETİ Mİ?
Danıştay, FETÖ’den ihraç edilen 450 hâkim ve savcının göreve iade edilmesi hakkında karar verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu karar hakkında: “Bu karara sessiz kalmamız mümkün değildir” açıklamasında bulundu. Alparslan Kuytul Hocaefendi Danıştay’ın kararını ve Erdoğan’ın açıklamasını şöyle değerlendirdi: “Erdoğan ‘sessiz kalmamız mümkün değildir’ derken neyi kastediyor? Talimat vereceğini mi yoksa başka bir şey mi kastediyor? Erdoğan, Danıştay’a bunu söylerken MHP Genel Başkanı da AYM’ye: ‘Anayasa Mahkemesi kapatılmalı’ dedi. Hatta ‘AYM, Türk Mahkemesi değildir’ dedi. Kendi istedikleri karar çıkmayınca müdahale ediyorlar. Sonra da: ‘Burası hukuk devleti!’ diyorlar. Cumhurbaşkanı hukukçu mudur? Dosyaları biliyor mu? Hayır. 450 hâkim ve savcının dosyasını incelemiş, kafa yormuş, iddianameyi okumuş, delilleri incelemiş ya da mahkemeyi izlemiş mi? Hayır. Peki Cumhurbaşkanı bu kararın yanlış olduğuna nasıl karar veriyor? Bir ülkenin Cumhurbaşkanı yargıya böyle müdahale eder mi? Danıştay üyeleri ‘Eyvah, Cumhurbaşkanı devreye girdi’ derler ve artık vicdanlarına-kanunlara göre karar veremezlerse, korkarlarsa ne olacak? Anayasa Mahkemesinin kararı hakkında böyle konuşuyorlar sonra ‘Burası hukuk devleti’ diyorlar. Buna inanan var mı? Devletin başındakiler yüksek mahkemenin kararını dinlemezse o zaman millet yerel mahkemeleri niye dinlesin?”
TÜRKİYE’DEN SİSİ REJİMİNE İHA KARARI
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye ile Mısır arasındaki normalleşme süreci kapsamında Mısır’ın Türkiye’den insansız hava aracı (İHA) almasının gündemde olduğunu söyledi. Türkiye’nin bu siyasetini değerlendiren Alparslan Kuytul Hocaefendi şu yorumda bulundu: “Bu durum Türkiye’nin izlediği siyasi stratejilerinde ne kadar u dönüşü yaptığını, uzun vadeli planlar yapamadığını gösteriyor. Sisi’ye katil, darbeci dediler ama Türkiye şu anda Sisi’ye İHA vereceğini söylüyor, görüşmelere başlıyor. Sisi Türkiye’ye adım atmadığı halde Türkiye Sisi’ye yaklaştı. Bunlar Türkiye’nin siyasetinin günübirlik olduğunu gösteriyor. Bu siyaset değildir. Büyük devletler iyi planlamalar yapıyorlar. Bunun sonucunda da bu kadar u dönüşleri olmuyor. 7-8 sene önce ‘Türkiye her konuda u dönüşü yaptı. Suriye ve Mısır kaldı. Bu konularda da yapacak’ demiştim. Şimdi bunlar da oldu. İsabetli kararlar vermek kolay değildir. Devleti idare edenler siyasi düşünmek zorundadırlar. Müslümanların hayrına bir diyalog kapısının olması gerekiyorsa siyasetçiler o kapıyı açık bırakmalıdırlar. Baştan beri böyle davranmış olsalardı belki oradaki İhvan-ı Müslimin mensuplarına faydaları olabilirdi. Ama bunu yapmadılar.”
Dünya Haberleri
İSRAİL, GAZZE’Yİ BOMBALAMAYA DEVAM EDİYOR!
Gazze, katil Siyonistler tarafından ağır bombardıman altında. İşgalci İsrail güçleri Han Yunus’un kuzeybatısında yerlerinden edilmiş Filistinli ailelerin yaşadığı Hamad şehrindeki okulu, Ramallah ve El Bireh yakınlarındaki El Amari mülteci kampını, Nur Şems mülteci kampını ve Şifa Hastanesini ve çevresini çok şiddetli bir şekilde bombaladı! Yerinden edilen ve Şifa Hastanesine sığınan yüzlerce Filistinli, zorla hastaneden çıkarıldı. İsrail ordusu hastaneyi yeniden açma bahanesiyle onlarca hastaya, gazeteciye ve doktora kötü muamelede bulundu. Yaklaşık 150 sivili kaçırdı. 300’e yakın sivili esir alarak bilinmeyen bir yere götürdü. 170’ten fazla Filistinliyi şehit etti! Hastane çevresinde işgalci İsrail güçleri ve Kassam Tugayları arasında yoğun çatışmalar yaşandı. İsrail, Şifa Tıp Kompleksine onlarca metre uzaklıktaki El Hilu Hastanesini de bombaladı! İsrail’in katliamları devam ederken Kolombiya Cumhurbaşkanı Petro, işgalci İsrail’den tüm silah alımlarını askıya aldı. Güney Afrika Dışişleri Bakanı Naledi Pandor ise: “Tüm ülkeler, İsrail‘in askeri operasyonlarını finanse etmeyi durdurmalıdır” açıklamasında bulundu.
Eş-Şati mülteci kampında hareket halindeki bir aracı hedef alan İsrail, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye’nin çocuklarını ve torunlarını vurdu. Saldırıda Haniye’nin 3 oğlu ve 4 torunu şehit oldu. Haniye’nin haberi aldığındaki sabrı ve teslimiyetiyse dünya kamuoyunda dikkat çekti. Alparslan Kuytul Hocaefendi de bu durumu şöyle yorumladı: “Allah’ın ne güzel kulları varmış. Mücadele, insanı ne kadar pişiriyormuş ve böyle bir seviyeye getiriyormuş. Filistin halkı nasıl bir seviyeye ulaşmış böyle? Hayranlık verici bir seviye. İşte Allah olaylarla böyle pişiriyor, taş gibi bir nesil meydana geliyor. Sancağı onlara teslim ediyor. Bu insanlar İslam ümmetinin sancağını taşımaya namzettirler, layıktırlar, haklarıdır. Bunların içinden halife çıksa, beyat etmek lazımdır. Hiç kimse ‘Hilafet Türkiye’deydi, burada bitti. Tekrar burada kurulacak’ diye düşünmemelidir. Allah sancağını dava adamı olanlara verir, hizmet adamlarına değil. Bunlar dava adamı olmuşlar. Vallahi bunların her attığı adım kitaplara girmeye layık. Bu ümmet böyle yiğitler yetiştirmeye başladıysa kurtuluş yakındır Allah’ın izniyle.”
GAZZE’DE İNSANLIK DRAMI
İsrail saldırıları şiddetli bir şekilde devam ederken Gazzeli Müslümanlar adeta yaşam savaşı veriyorlar. Gazze’de kıtlık giderek yayılıyor. BM, Gazze’nin kuzeyindeki 300 bin kişinin kıtlığın eşiğinde olduğunu açıkladı. Gazze’ye haftalar sonra giren yardım tırları ise İsrail tarafından bombalandı. İşgalci İsrail aynı zamanda Gazze Şeridindeki UNRWA yardım kuruluşuna ait bir binayı bombalarla havaya uçurdu. İsrail, Gazze’ye uyguladığı ambargo ile 2. Dünya Savaşı’ndan sonraki en büyük insani felakete yol açtı. Entegre Gıda Güvencesi Aşama Sınıflandırması (IPC) verilerine göre Gazze’nin durumu, açlıktan 258 bin kişinin öldüğü Somali, 190 bin kişinin öldüğü Sudan ve 250 bin kişinin öldüğü Yemen’den daha kötü. Gazze’de 667 bin kişi felaket koşullarda yaşıyor. Durum böyleyken Ürdün, abluka altındaki Gazze Şeridine paraşütlerle yardım ulaştırmaya çalıştı. Havadan atılan yardımları almaya çalışan Filistinliler Siyonist İsrail askerleri tarafından acımasızca vuruldu! Güney Afrika Cumhuriyeti, Uluslararası Adalet Divanından, Gazze halkını açlığa mahkûm etmesi sebebiyle işgalci İsrail aleyhine yeni tedbir kararları alınmasını istedi. Gazze’de yaşanan diğer dram ise yaralıların anestezisiz bir şekilde ameliyat edilmeleri oldu. Gazze’de doktorlar yaralıları anestezisiz ameliyat ediyor, kronik rahatsızlıkları olan hastaları geri çevirmek zorunda kalıyorlar ve çürüyen yaraları sınırlı tıbbi malzemeyle tedavi ediyorlar. Bir doktor röportajında: “Ağrı kesici eksikliği nedeniyle bazen hastaların saatlerce çığlık atmasına göz yummak zorunda kalıyoruz” dedi.
DÜNYA GENELİNDE FİLİSTİN’E DESTEK ARTIYOR
İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamlar devam ederken dünya genelinde Filistin’e olan destek de artıyor. ABD’nin New York kentinde, seçim ofisi önünde bir araya gelen ABD vatandaşları, İşgalci İsrail’in Gazze’deki katliamlarına ortak olan ABD Başkanı Biden’ı protesto ettiler. Yemen’in Taiz kentinde toplanan binlerce kişi, işgalci İsrail’in Gazze’ye yönelik 6 aydır devam eden saldırılarını protesto etti. Fas’ta binlerce kişi, Gazze’ye destek için yürüdü. Aynı zamanda Norveç’te, İngiltere’de, İspanya’da, Japonya’da, Belçika’da, Kanada’da, İrlanda’da, İtalya’da, Güney Kore’de, Finlandiya’da, Polonya’da, Suriye’de İsrail protesto edildi. Avrupa Parlamentosunun Gazze oturumuna katılan İsveçli Milletvekili Abir Al-Sahlani ise sessiz protesto gerçekleştirdi. Avustralya’nın Melbourne kentindeki limanda Filistin yanlısı göstericiler, İsrail merkezli kargo firması ZIM’i protesto etti.
Güney Afrika yönetimi İsrail Ordusuna katıldığı tespit edilen vatandaşlarını yargılama kararı aldı. İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares: “7 Ekim’den bu yana İsrail’e silah ihracatına ilişkin tüm lisansları askıya aldık” açıklamasını yaptı. İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi yaptığı bir açıklamada “Gazze‘de işlenen savaş suçları ve katliamlar siyonist varlığın ve Batılı ülkelerin ne olduklarını açığa çıkarıyor. Filistin‘i desteklemeyi bırakmamızı isteyen çok sayıda mesaj aldık. Ancak desteklemeye devam ediyoruz. Kudüs özgürleştirilmeli, Filistin’de işlenen savaş suçları Amerika’nın tam desteği ile işleniyor. Siyonist varlığın BM’den atılmasını öneriyoruz” dedi.
Dünya genelinde gerek halk gerek devlet bazında Filistin’e destek verenler artıyor ancak Müslüman ülkeler hala etkisini gösteremediler. Müslümanların özellikle Türkiye’nin bu pasifliğini değerlendiren Alparslan Kuytul Hocaefendi şunları söyledi: “Türkiye, Mısır, İran sadece işin edebiyatını yapıyorlar. Ara sıra çıkıp İsrail’e bir iki laf söyleyerek milletin gazını alıyorlar. Yalnız bunlar şunu gözden kaçırıyorlar: Eğer gizli de olsa bir şey yapıyor olsalardı Amerika, Avrupa ve İsrail bu ülkelere mutlaka ambargo uygulamaya başlardı. Türkiye aleyhinde propaganda başlar, tehditler yapılırdı. Hiçbir şey olmadığına göre Türkiye hiçbir şey yapmıyor demektir. Biz görmeyebiliriz ama Amerikan istihbaratı, İsrail istihbaratı, Alman istihbaratından kaçılmaz. Gerçekten böyle bir şey yapıyor olsalardı bunlar tepki gösterirlerdi. Bir tepkileri olmadığına ve görüşmeleri gayet güzel devam ettiğine göre demek ki görünmez şekilde de bir şey yapmıyorlar. Bir gün bunun ortaya çıkacağını hesaba katmadılar. İşte ben söylemiş oldum. Ahirette hesabınız çetin olacak. ‘Keşke o koltuklara oturmasaydım’ diyeceksiniz.”
SİYONİST İŞGALCİLERİN ALEYHİNDE DAVALAR AÇILIYOR
Tunus, katil İsrail hakkında suç duyurusunda bulundu. Tunuslu avukatlar, başta Netanyahu olmak üzere 5 siyonist üst düzey yetkili hakkında UCM’ye suç duyurusunda bulundu. Güney Afrika Cumhuriyeti ise Uluslararası Adalet Divanına İsrail’in, Refah kentine planladığı kara operasyonunu durdurması için tüm yetkisini acil kullanması başvurusunda bulundu. Açıklamada, hükümetin UAD’ye yaptığı başvuruda, Refah kentine yönelik saldırıların şimdiden ölümlere yol açtığı ve daha fazla ölüm, zarar ve yıkıma neden olacağının hatırlatıldığı ifade edildi. Refah’a saldırıların ‘Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesini’ ve mahkemenin 26 Ocak 2024’de İsrail’e karşı aldığı tedbir kararlarını ciddi ve onarılamaz şekilde ihlal edeceğine işaret edilen açıklamada, hükümetin, mahkemenin Gazze’deki günlük ölüm sayılarını göz önüne alarak konuya gerekli aciliyeti göstereceğine inandığı kaydedildi.