HAZRETI EBU BEKİR
“Allah ile mahlûkatından hiçbiri arasında bir nesep bağı yoktur.
Allah’a yakınlık ancak O’na itaat ve emirlerine tâbi olmakla mümkündür.”
Ebu Hureyre anlatıyor: Bir defasında Allah Rasulü:
“Bugün içinizden kim oruç tuttu?” diye sordu.
Ebu Bekir Radıyallahu Anh; “Ben” dedi. Rasulullah:
“Hasta ziyaretine gideniniz var mı?” diye sordu, Hz. Ebu Bekir yine ;“Ben” dedi. Efendimiz tekrar sordu:
“Hanginiz bir cenazenin teşyiinde bulundu?”
Yine Ebu Bekir Radıyallahu Anh; “Ben” dedi.
“Bugün kim bir yoksulun karnını doyurdu?”
Ebu Bekir; “Ben” deyince Peygamber Efendimiz:
“Bu hasletleri bir günde kendisinde toplayan adam muhakkak cennete girer” buyurdu.
HAZRETİ ÖMER
“Tamahkârlık fakirliktir. Başkalarından bir şey beklememek ise zenginliktir.”
“Kış mevsimi âbidlerin ganimetidir. Allah’a yemin olsun ki biz hayatın lezzetlerine önem vermeyiz. Eğer bir oğlağın kesilip, pişirilmesini, en güzel ekmeklerin yapılmasını, kuru üzümlerin suya konulup keklik gözü gibi olunca bana getirilmesini emretseydim, bu oğlaktan yer, bu hoşaftan içerdim. Fakat biz bu zevklerimizi ahiret hayatımıza bırakmak istiyoruz. Çünkü Allah; “Siz bütün güzel şeylerinizi dünya hayatında harcadınız, onların zevkini sürdünüz”1 buyurur.”
HAZRETİ OSMAN
“Dünyada bana üç şey sevdirildi; bol selam vermek, yemek yedirmek, insanlar uykuda iken gece ibadet etmek.”
Hazreti Osman’ın Müslüman oluşuna dair kaynak kitaplarımızda farklı rivayetlere yer verilir. Bunlardan birincisi; birgün Hz. Osman, Talha b. Ubeydullah ile birlikte Zübeyr b. Avvam’ı takip ederek Allah Rasulü’nün huzuruna girerler. Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem onlara İslam’ı anlatır, Kur’an-ı Kerim’den bazı ayetler okur, Allah’ın vaadettiği şeylerden bahseder. Bunun üzerine hem Hz. Osman hem Talha b. Ubeydullah Müslüman olur. Yalnız Hz. Osman burada bir şey anlatır Nebiler Serveri’ne der ki: “Ey Allah’ın Rasulü, ben Şam’dan yeni geliyorum. Muan ile Zerka arasında bir yerde mola vermiş uyuyordum. Rüyamda birisi: “Ey uyuyanlar! Kalkın! Ahmed Mekke’de zuhur etti” diye bağırıyordu. Mekke’ye geldik ve Sizin peygamberliğinizi işittik.” Ve o zaman Müslüman oldum.
HAZRETİ ALİ
“Gece ile gündüz seni işlerler. Onları sen işle. Onlar her gün senden bir şey koparıyor, sen de onlardan bir şey koparmaya bak.”
Hz. Ali Uhud savaşıyla ilgili bir hatırasını şöyle anlatıyor:
“Savaş esnasında bir ara Allah Rasulü’nü göremedim. Ölüler arasına baktım, orada da bulamadım. O zaman kendi kendime; ‘Vallahi Rasulullah savaştan kaçmaz. Onu ölüler arasında da göremiyorum. Her halde yaptığımız şeyden dolayı Allah gazap etti ve O’nu kendi yanına aldı. Artık benim için savaşmaktan daha hayırlı bir şey yok’ dedim. Kılıcımın kınını kırdım, düşmana hücum ettim. Onlar benim gelişimi görüp de iki tarafa çekilince bir de ne göreyim, Rasulullah aralarındaydı.”
1- Ahkâf, 20