Şiir

Muhasebe

Paylaş:

Ben artık ne şairim ne fıkra muharriri!

Sadece, beyni zonk zonk sızlayanlardan biri!

Bakmayın tozduğuma meşhur Babıali’de!

Bulmuşum rahatımı ben de bir tesellide.

 

Cemiyet, ah cemiyet, yok edilen ruhuyla

Ve cemiyet, cemiyet, yok eden güruhuyla...

Çok var ki, bu hınç bende fikirdir, fikirse hınç!

Genç adam, al silahı; iman tılsımlı kılıç!

 

İşte bütün meselem, her meselenin başı,

Ben bir genç arıyorum, gençlikle köprübaşı!

Daha keskin eliyle, başını ensesinden,

Ayırıp o genç adam, uzansa yatağına;

Yerleştirse başını, iki diz kapağına;

Soruverse: Ben neyim ve bu hal neyin nesi?

Yetiş, yetiş, hey sonsuz varlık muhasebesi!

 

Dışımda bir dünya var, zıpzıp gibi küçülen,

İçimde homurtular, inanma diye gülen...

İnanmıyorum, bana öğretilen tarihe!

Sebep ne, mezardansa bu hayatı tercihe?

 

Üç katlı ahşap evin her katı ayrı âlem!

Üst kat: Elinde tesbih, ağlıyor babaannem,

Orta kat: Mavs1 oynayan annem ve âşıkları,

Alt kat: Kız kardeşimin tamtamda2 çığlıkları.

 

Bir kurtlu peynir gibi, ortasından kestiğim;

Buyurun ve maktaından3 seyredin, işte evim!

Bu ne hazin ağaçtır, bütün ufkumu tutmuş!

Kökü iffet, dalları taklit, meyvesi fuhuş…

 

Rahminde cemiyetin, ben doğum sancısıyım!

Mukaddes emanetin dönmez davacısıyım!

Zamanı kokutanlar mürteci diyor bana;

Yükseldik sanıyorlar, alçaldıkça tabana.

 

Zaman, korkunç daire; ilk ve son nokta nerde?

Bazı geriden gelen, yüz bin devir ilerde!

Yeter senden çektiğim, ey tersi dönmüş ahmak!

Bir saman kâğıdından, bütün iş kopya almak

Ve sonra kelimeler; kutlu, mutlu, ulusal.

Mavalları4 bastırdı devrim isimli masal.

 

Yeni çirkine mahkûm, eskisi güzellerin;

Allah kuluna hâkim, kulları heykellerin!

Buluştururlar bizi, elbet bir gün hesapta;

Lafını çok dinledik, şimdi iş inkılâpta!

 

Bekleyin, görecektir, duranlar yürüyeni!

Sabredin, gelecektir, solmaz, pörsümez yeni!

Karayel, bir kıvılcım; simsiyah oldu ocak!

Gün doğmakta, anneler ne zaman doğuracak?*

 

 

* Kısaltılmıştır.

  1. Bir tür oyun
  2. Bir tür davul
  3. Bir şeyin kesildiği yer
  4. Uydurma söz