Tefsir

Yaratılışa İşlenen Güzellik Motifi

Paylaş:

                “O Allah ki, her şeyin yaratılışını güzel yaptı.”1

                Allah’ım! Bu kesinlikle, fıtratın, gözün, kalbin ve aklın gördüğü bir gerçektir. Bu gerçek, varlıkların şekillerinde ve görevlerinde, birbirlerinden ayrılan özelliklerinde ve birbirleriyle oluşturdukları ahenkte, biçimlerinde, durumlarında, davranış ve hareketlerinde, kısacası az veya çok güzellik niteliği her şeyde somutlaşmaktadır.

                Allah bütün eksikliklerden münezzehtir, O yücedir. İşte her şeyde kendini gösteren O’nun sanatı. İşte O’nun elinin eserleri, bütün yaratıklarda açıkça gözlemlenebilir. İşte O’nun yarattığı bütün varlıklar... Hepsinde bir güzellik, bir uyumluluk gözlenmektedir. Hiçbirinde hacim, şekil, yapısal özellik ve görev bakımından ne bir aşırılık ne de bir kusur var. Her biri normal ve yeterli bir güzelliğe sahiptir. Bu sınırı aşmaları ya da daha düşük düzeyde kalmaları söz konusu değildir. Ne ifrat ne tefrit… Her şey bir ölçüye göre yaratılmıştır. Hiçbiri ince ve titiz ahengin sınırını geçmez. Bu ahenge uymayacak kadar eksik de olmaz. Kendileri için belirlenen süreyi öne alamadıkları gibi, geciktiremezler de. Bu süreyi uzatamazlar, kısaltamazlar. Küçücük atomdan, en büyük cisme kadar… Basit bir hücreden en karmaşık varlıklara kadar… Hepsinde bir güzellik, bir sağlamlık göze çarpar. Varlıkların davranışları, tavırları, hareketleri ve neden oldukları olaylar da öyle. Hepsini de Allah yaratır. Bütün bunlar Allah’ın şaşmaz düzenlemesi ile birlikte, varlıkların ezelden ebede kadar ki hareketleri için belirlenen evrensel strateji uyarınca yerine ve zamanına göre son derece ince bir planla belirlenmişlerdir.

                Her şey, her yaratık, varlık senaryosunda kendisi için belirlenen rolü oynamak için özenle hazırlanmış, burada en güzel şekilde oynaması için gerekli olan tüm yetenekler ve özelliklerle donatılmıştır. Şu sürünen kurtçuk, ayakları var, kılçıkları var. Yeteneklerle ve güçle donatılmıştır. Bu sayede en güzel şekilde yolunu çizebiliyor.

                Şu balık, şu kuş, şu sürüngen, şu hayvan, sonra şu insan… Şu aynı yörüngede dolaşan gezegen… Şu yerinden ayrılmayan yıldız. Şu galaksiler ve şu alemler… Şu kesintisiz olarak süren ve hareketleri belirlenmiş olağanüstü ahenge sahip, en ince noktasına kadar düzenlenmiş dönüşler ve hareketler. Her şey, her şey. Gözün uzanabildiği her yerde özenli ve titiz bir sanata, harika bir yapıya sahip her şey… Evet, her şeyde ilahi sanatın güzelliği ve titizliği son derece belirgindir.

                Açık bir göz, taze bir duygu ve basiretli bir kalp top yekün bu varlık alemindeki güzelliği, cazibeyi görür. Bu güzellik ve cazibeyi, varlık bütününün her bir parçasında her bir zerresinde gözlemler Göz, kalp ya da zihin ile yüce Allah’ın yarattıklarını etraflıca düşünmek, insana güzellik ve alımlılığı, ahenk ve mükemmelliği içeren mesajlardan oluşmuş büyük bir hazine bahşeder. Her yandan en tatlı meyveler tarafından bir mutluluk çemberine alınır. İnsanoğlu bu güzel, bu harika ve göz alıcı ilahi şenlikte yaşarken, kalbini mutluluk ve coşkunluk duyguları kuşatır. Bu gezegendeki yolculuğu esnasında gördüğü, işittiği ve algıladığı her şeyde beliren ilahi sanatın güzellik ve titizliğinin kanıtlarını düşünür. Bu fani alemdeki görüntülerin ötesinde asıl ilahi sanatın güzelliğinden kaynaklanan kalıcı güzelliğe bağlanır.

                İnsan kalbi, geleneğin uyuşukluğundan, alışkanlığın neden olduğu bıkkınlıktan uyanmadıkça, çevresindeki evrenden yükselen melodilere kulak vermedikçe, mesajlarını düşünmedikçe, Allah’ın harikalar yaratan elinden çıktığı şekliyle varlıkların cevherini ortaya koyacak Allah’ın nuru ile bakmadıkça, gözü ya da duygusu bir olağanüstülük sezdiği zaman hemen Allah’ı anmadıkça, sanat ile sanatkâr arasındaki bağı sezmedikçe, bu sırada her şeyin ötesinde Allah’ın güzelliğini ve ululuğunu görerek hissettiği ve gördüğü şeylerdeki güzelliklere ilişkin bilinci artmadıkça şu yeryüzündeki yolculuğu esnasında kendisine bahşedilen nimetleri kavrayamaz.

                Kuşkusuz varlık alemi güzeldir. Ve bu güzellik hiçbir zaman tükenmez. İnsanoğlu şu varlık aleminin yaratıcısının iradesi doğrultusunda, istediği sürece hiçbir sınırlandırma ile karşılaşmadan bu güzellikleri algılamada ve onlardan yararlanmada çok üstün bir düzeye ulaşabilir.

                Varlık aleminde güzellik unsurunun ön plana çıkması, özellikle göz önünde bulundurulmuştur. Çünkü sanattaki titizlik, her şeyde kendini gösteren görevi eksiksiz yerine getirme özelliğini güzellik sınırına vardırır. Her yaratık ve her varlıktaki yaratılışın eşsizliği son derece güzel bir şekilde belirgindir. Bak… Şu arıya. Şu çiçeğe. Şu geceye. Şu sabaha. Şu gölgeye. Şu buluta. Varlık aleminde yankılanan şu musikiye. Hiçbir eksikliği, hiçbir çarpıklığı bulunmayan şu ahenge bak. Hiç kuşkusuz, bu mükemmel estetiğe ve olağanüstü yapıya sahip varlık aleminde çıkılan bu değerli yolculukta Kur’an-ı Kerim’i düşünelim ve ondan faydalanalım diye dikkatimizi bu güzelliğe çekiyor ve bu

amaçla şöyle diyor: “Ki, her şeyin yaratılışını güzel yaptı.” Böylece şu büyük varlık alemindeki güzel ve alımlı noktaları araştırıp ortaya çıkarması için insan kalbini uyarıp, bu yönde teşvik ediyor.

  1. Secde, 7